Ülkemizin en büyük evcil hayvan mağazası olan tcremix.org sitemizde kedi veya köpek besleyenler için hayatlarını kolaylaştıracak çok sayıda ürün bulunuyor. Bunların en başında mamalar geliyor eğer köpek besliyorsanız köpek maması başta olmak üzere yavru köpek maması, yaşlı köpek maması, light köpek maması, tahılsız köpek maması, konserve köpek yaş mama ürünlerini bulabileceğiniz gibi köpek sağlık ürünleri, köpek ödülleri, köpek bakım ürünleri, köpek aksesuarları, köpek mama su kapları, köpek oyuncakları, köpek eğitim ürünleri, köpek tasmaları gibi işlerinizi kolaylaştıracak çok sayıda ürünü bulabilirsiniz. Kedi besleyen arkadaşlar başta kedi maması ana kategorimiz olmak üzere konserve kedi yaş maması, yavru kedi konserve maması, yavru kedi maması, kısırlaştırılmış kedi maması, yaşlı kedi maması, yetişkin kedi maması, light diyet kedi maması kategorilerimizi ziyaret ederek kedinizin temel beslenme ihtiyaçlarını karşılayabilirisiniz. Diğer yandan ihtiyaç duyabileceğiniz diğer ürünleri kedi ödülleri, kedi tuvaletleri, kedi oyuncakları, kedi vitaminleri, kedi kumu, kedi aksesuarları, kedi bakım ürünleri, kedi mama su kapları ana kategorilerimizden bulabilirsiniz. Ayrıntılı armaa için alt kategorilerimize de göz atmanızda fayda var. Türkiye 'nin en büyük online pet shop mağazası tcremix.org sitemize hepiniz davetlisiniz.
Esenyurt Escort

ctwpaa.org https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler deneme bonusu veren siteler

Şükrü ÇOBAN
Köşe Yazarı
Şükrü ÇOBAN
 

YILLAR NE ÇABUK GEÇMİŞ(1)

   1997 yılının haziran sonu veya temmuz başı idi...   Bir salı günü, Görele'de bir kahvenin kapısında Hayrettin Günay öğretmenimle, yeni kurulan Ecevit hükümeti hakkında sohbet ediyorduk...    Sohbetimizin konusu; Eynesil, Görele ve Çanakçı milli eğitimi ile ilgiliydi...    Hayrettin Hocam, sen Görele doğumlusun, seni Eynesil İlçe Milli Eğitim müdürü yapalım, dedim şaka yollu...    Gülerek, iyi düşünüyorsun, ama sen de biliyorsun, benim idareciliğe hiç hevesim olmadı, idarecilik bizi sıkar...    Ben de Hayrettin Hocam gibi düşünüyordum...    O arada, şahsen tanıdığım bir abimiz(Belen Köyü'nden İsmail Yel, sıralar, DSP ilçe başkanı) geldi yanımıza.    Selam sabahtan sonra, hocam seni arıyordum, dedi.    Biz Abdullah Keskin'i Giresun Milli Eğitim Müdürü yapmayı düşünüyoruz, hazır ol, temmuzun 15'inde birlikte, Abdullah Keskin'in işini görüşmek için, Ankara'ya Halil Çalık'ın yanına gideceğiz...     Abi, ben o günlerde, ailecek yaylaya gideceğim, çocuklar yaylaya hazırlanıyor...      Yayla işini ertele, ayın 15'inde gidiyoruz, Kocaeli milletvekili, hemşehrimiz Halil Çalık'ı ikna edip, Abdullah Keskin'i Giresun Milli Eğitim müdürü yapmamız şart, dedi kesti attı.      Uzatmadan söyleyeyim, 15 Temmuz 1997 günü, yarın sabah Ankara'da olacak şekilde, Görele'den otobüse bindik...      Hayatım boyunca böyle işlere karışmadığım için, Ankara'da bizi nelerin karşılayacağını kestirmeye çalışıyordum...     Sonunda kararımı verdim; Halil Çalık'la görüşme olanağı bulabilir de konu açılırsa, Abdullah Keskin arkadaşımızın Giresun Milli Eğitim Müdürlüğü için, en uygun adaylardan biri olduğunu söyleyecektim.     Aslında; Abdullah Keskin, Giresun doğumlu olduğu için, yasalar gereği Giresun Milli Eğitim Müdürlüğü'ne asil olarak atanamazdı...     Kararımı verdikten sonra rahatlamış olmalıyım ki son moladan sonra uyumuşum, uyandığmda Ankara'ya varmıştık...    Meclis açılmasına çok zaman vardı,   Ankara'yı pek bilmediğim için, İsmail Abi'ye uyup, onun ufak tefek işlerini gördükten sonra, meclis binasına yakın bir lokantada yemeğimizi  yedik...     Meclisin giriş kapısında fazla beklemeden Halil Çalık göründü.     Bizden başka iki Eynesilli daha vardı.     Halil Çalık, onların isteklerini öğrendikten sonra bana, sen hangi müdürlüğü istiyorsun, diye sordu.     Hayatımın hiç bir döneminde idareciliği düşünmemiştim, bu beklenmedik  soru üzerine, sayın vekilim, beni müdürlük küdürlük işlerine, bulaştırmayın, dedim.    Bu konuşmalar olurken aynı zamanda meclise doğru yürüyorduk...    Az sonra, hep birlikte Halil Çalık'ın meclisteki odasının kapısındaydık     Odanın kapısında başka kişiler de vardı.      İsmail Abi; sayın vekilim, bizim zamanımız bol, siz öbür konuklarınızın işlerini görün, biz bekleriz, dedi.      Dışarı çıkıp, öbür ziyaretçilerin işlerinin bekledik...      Sıra bize gelmişti, içerde Engin Çalık da vardı.      Biz girince, sizin işiniz özel olabilir, ben size müsaade edeyim, diyerek çıkmak istedi.      Hali Çalık ve İsmail Abi ikisi birden, senden gizli değil, sen de kal, dediler...    Odada dört Eynesilli kalmıştık...    Deyim yerindeyse, mal deliye kalmıştı...     Bir süre sonra Halil Çalık, başkanım artık asıl konuya gelelim, dedi.     İsmail Abi, kısaca, vekilim, sizinde bildiğiniz gibi biz, Abdullah Keskin'i Giresun Milli Eğitim Müdürü yapmak istiyoruz, dedi.     Kısa bir konuşmadan sonra, Abdullah Keskin'in müdür yapılması konusunda anlaşıldı.      Ben, Abdullah Keskin Giresun doğumlu, Giresun Milli Eğitim Müdürlüğü'ne asaleten atanabilir mi, diye sordum.     İsmail Abi, o sorun değil, bir yolu bulunur, dedi, ben de üstelemedim.      Bu konu karara bağlanınca, Halil Çalık bana dönüp, sen nerenin müdürlüğünü istiyorsun, diye giriş kapısında sorduğu soruyu yineledi.     Ben yine aynı cevabı verdim.     Görüşme bitince, Halil Çalık'ın odasından çıktık...     O gün, DSP'nin haftalık grup toplantısı varmış, İsmail Abi'yle grup toplantısına katıldık...     Başka da işimiz olmadığı için, o gece Eynesil'e döndük.
Ekleme Tarihi: 21 Temmuz 2024 - Pazar

YILLAR NE ÇABUK GEÇMİŞ(1)

   1997 yılının haziran sonu veya temmuz başı idi...
  Bir salı günü, Görele'de bir kahvenin kapısında Hayrettin Günay öğretmenimle, yeni kurulan Ecevit hükümeti hakkında sohbet ediyorduk...
   Sohbetimizin konusu; Eynesil, Görele ve Çanakçı milli eğitimi ile ilgiliydi...
   Hayrettin Hocam, sen Görele doğumlusun, seni Eynesil İlçe Milli Eğitim müdürü yapalım, dedim şaka yollu...
   Gülerek, iyi düşünüyorsun, ama sen de biliyorsun, benim idareciliğe hiç hevesim olmadı, idarecilik bizi sıkar...
   Ben de Hayrettin Hocam gibi düşünüyordum...
   O arada, şahsen tanıdığım bir abimiz(Belen Köyü'nden İsmail Yel, sıralar, DSP ilçe başkanı) geldi yanımıza.
   Selam sabahtan sonra, hocam seni arıyordum, dedi.
   Biz Abdullah Keskin'i Giresun Milli Eğitim Müdürü yapmayı düşünüyoruz, hazır ol, temmuzun 15'inde birlikte, Abdullah Keskin'in işini görüşmek için, Ankara'ya Halil Çalık'ın yanına gideceğiz...
    Abi, ben o günlerde, ailecek yaylaya gideceğim, çocuklar yaylaya hazırlanıyor...
     Yayla işini ertele, ayın 15'inde gidiyoruz, Kocaeli milletvekili, hemşehrimiz Halil Çalık'ı ikna edip, Abdullah Keskin'i Giresun Milli Eğitim müdürü yapmamız şart, dedi kesti attı.
     Uzatmadan söyleyeyim, 15 Temmuz 1997 günü, yarın sabah Ankara'da olacak şekilde, Görele'den otobüse bindik...
     Hayatım boyunca böyle işlere karışmadığım için, Ankara'da bizi nelerin karşılayacağını kestirmeye çalışıyordum...
    Sonunda kararımı verdim; Halil Çalık'la görüşme olanağı bulabilir de konu açılırsa, Abdullah Keskin arkadaşımızın Giresun Milli Eğitim Müdürlüğü için, en uygun adaylardan biri olduğunu söyleyecektim.
    Aslında; Abdullah Keskin, Giresun doğumlu olduğu için, yasalar gereği Giresun Milli Eğitim Müdürlüğü'ne asil olarak atanamazdı...
    Kararımı verdikten sonra rahatlamış olmalıyım ki son moladan sonra uyumuşum, uyandığmda Ankara'ya varmıştık...
   Meclis açılmasına çok zaman vardı,   Ankara'yı pek bilmediğim için, İsmail Abi'ye uyup, onun ufak tefek işlerini gördükten sonra, meclis binasına yakın bir lokantada yemeğimizi  yedik...
    Meclisin giriş kapısında fazla beklemeden Halil Çalık göründü.
    Bizden başka iki Eynesilli daha vardı.
    Halil Çalık, onların isteklerini öğrendikten sonra bana, sen hangi müdürlüğü istiyorsun, diye sordu.
    Hayatımın hiç bir döneminde idareciliği düşünmemiştim, bu beklenmedik  soru üzerine, sayın vekilim, beni müdürlük küdürlük işlerine, bulaştırmayın, dedim.
   Bu konuşmalar olurken aynı zamanda meclise doğru yürüyorduk...
   Az sonra, hep birlikte Halil Çalık'ın meclisteki odasının kapısındaydık
    Odanın kapısında başka kişiler de vardı.
     İsmail Abi; sayın vekilim, bizim zamanımız bol, siz öbür konuklarınızın işlerini görün, biz bekleriz, dedi.
     Dışarı çıkıp, öbür ziyaretçilerin işlerinin bekledik...
     Sıra bize gelmişti, içerde Engin Çalık da vardı.
     Biz girince, sizin işiniz özel olabilir, ben size müsaade edeyim, diyerek çıkmak istedi.
     Hali Çalık ve İsmail Abi ikisi birden, senden gizli değil, sen de kal, dediler...
   Odada dört Eynesilli kalmıştık...
   Deyim yerindeyse, mal deliye kalmıştı...
    Bir süre sonra Halil Çalık, başkanım artık asıl konuya gelelim, dedi.
    İsmail Abi, kısaca, vekilim, sizinde bildiğiniz gibi biz, Abdullah Keskin'i Giresun Milli Eğitim Müdürü yapmak istiyoruz, dedi.
    Kısa bir konuşmadan sonra, Abdullah Keskin'in müdür yapılması konusunda anlaşıldı.
     Ben, Abdullah Keskin Giresun doğumlu, Giresun Milli Eğitim Müdürlüğü'ne asaleten atanabilir mi, diye sordum.
    İsmail Abi, o sorun değil, bir yolu bulunur, dedi, ben de üstelemedim.
     Bu konu karara bağlanınca, Halil Çalık bana dönüp, sen nerenin müdürlüğünü istiyorsun, diye giriş kapısında sorduğu soruyu yineledi.
    Ben yine aynı cevabı verdim.
    Görüşme bitince, Halil Çalık'ın odasından çıktık...
    O gün, DSP'nin haftalık grup toplantısı varmış, İsmail Abi'yle grup toplantısına katıldık...
    Başka da işimiz olmadığı için, o gece Eynesil'e döndük.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve goreleden.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.