TBMM Başkanlığı da yapmış olan, şu anda da Cumhurbaşkanlığı YİK üyesi sıfatıyla boş işlerin boş kalfalığını yaparak, tüyü bitmemiş yetimin hakkını cukkalayan Atatürk ve Cumhuriyet düşmanı "malum zat"...
Düşmanın yurttan tek bir kurşun bile atılmadan çekildiğini söylemiş.
Yani bu herife göre;
Sakarya Meydan Muharebesi, Büyük Taarruz, düşmanın İzmir'de denize dökülmesi gibi savaşlar yok hükmünde!
Atatürk, İnönü, Fevzi Çakmak, Kazım Karabekir, Ali Fuat Cebesoy, Fahrettin Altay, Deli Halit, Topal Osman, Hüseyin Avni Alparslan, Yörük Ali Efe, Şerife Bacı, Giresunlu İğneli Pembe, Kara Fatma, Gördesli Makbule, Sütçü İmam, Şahan Bey gibi kahramanlar yok hükmünde!
Vatan, millet, bayrak, din uğruna seve seve canlarını vermiş olan binlerce Mehmetçik yok hükmünde!
Basılan, yakılan, yıkılan köylerimiz, şehirlerimiz, camilerimiz yok hükmünde!
Irzına geçilip, ateşte yakılan kadınlarımız, kızlarımız, şişe geçirilip kebap yapılan kundaktaki bebelerimiz yok hükmünde!
Öyle mi, ucuz "KAHRAMAN"?
Şehit ve gazilerimizin aziz ve temiz ruhları çarpsın seni ve senin gibileri e mi, haddini bilmez hain herif!
Meydanı boş buldunuz, köpeksiz köyde değneksiz dolaşın bakalım.
Bir bitmediniz be!
Gerçek ve tarafsız Türk Adaletinin önünde bunların hesabı sizden tek tek sorulur elbet bir gün!
Ne demiş atalarımız;
"Keser döner sap döner, gün gelir hesap döner!"
Yazacaklarım şimdilik bu kadar.
30 Ağustos Zafer Bayramımız; Irk, din, mezhep, renk, cins ayrımı yapmaksızın "Ne mutlu Türk'üm" diyen, vatanına, milletine, bayrağına bağlı...
Ahmet'e, Mehmet'e, Oğuz'a, Emre'ye, Kürşad'a, Alp'e, Tuğrul'a, Ayşe'ye Fatma'ya, Aybike'ye, Tomris'e, Asena'ya...
Yorgo'ya, Maria'ya, Aleks'e, Milena'ya, Moiz'e, Raşel'e...
Ve daha nicelerine kutlu...
Adı, sanı, mevki ve makamı ne olursa olsun, "Keşke Yunan galip gelseydi" diyen bir zır delinin yazdıklarını kendilerine rehber edinen vatan, millet düşmanlarına da geçmiş olsun!