Ülkemizin en büyük evcil hayvan mağazası olan tcremix.org sitemizde kedi veya köpek besleyenler için hayatlarını kolaylaştıracak çok sayıda ürün bulunuyor. Bunların en başında mamalar geliyor eğer köpek besliyorsanız köpek maması başta olmak üzere yavru köpek maması, yaşlı köpek maması, light köpek maması, tahılsız köpek maması, konserve köpek yaş mama ürünlerini bulabileceğiniz gibi köpek sağlık ürünleri, köpek ödülleri, köpek bakım ürünleri, köpek aksesuarları, köpek mama su kapları, köpek oyuncakları, köpek eğitim ürünleri, köpek tasmaları gibi işlerinizi kolaylaştıracak çok sayıda ürünü bulabilirsiniz. Kedi besleyen arkadaşlar başta kedi maması ana kategorimiz olmak üzere konserve kedi yaş maması, yavru kedi konserve maması, yavru kedi maması, kısırlaştırılmış kedi maması, yaşlı kedi maması, yetişkin kedi maması, light diyet kedi maması kategorilerimizi ziyaret ederek kedinizin temel beslenme ihtiyaçlarını karşılayabilirisiniz. Diğer yandan ihtiyaç duyabileceğiniz diğer ürünleri kedi ödülleri, kedi tuvaletleri, kedi oyuncakları, kedi vitaminleri, kedi kumu, kedi aksesuarları, kedi bakım ürünleri, kedi mama su kapları ana kategorilerimizden bulabilirsiniz. Ayrıntılı armaa için alt kategorilerimize de göz atmanızda fayda var. Türkiye 'nin en büyük online pet shop mağazası tcremix.org sitemize hepiniz davetlisiniz.
Esenyurt Escort
Seyfullah Çiçek
Köşe Yazarı
Seyfullah Çiçek
 

SORU VE CEVAPLARLA KISACA OĞUZ/TÜRKMEN ÇEPNİ BOYU

Değerli dostlar! 20-21 Temmuz 2023 tarihlerinde Giresun Kültür ve Kongre Merkezi’nde, Başkanlığını Harun Özdemir’in yaptığı “Oğuz Çepni Boyu Dernekleri Eğitim Araştırma Dayanışma Kalkındırma ve Kültür Federasyonu” tarafından bir “Karadeniz Çepni Çalıştayı” yapıldı. Çalıştay’da, Oğuzlar’ın 24 boyundan biri olan Çepniler’in tarihi serüvenleri ve özellikle de Karadeniz Bölgesi’nin Türkleşmesinde oynadıkları önemli roller, bir birinden değerli akademisyenler tarafından oldukça ayrıntılı bir şekilde ele alındı. Biz, birinci gün oturumlarına izleyici olarak katıldık, konuşmacıları pür dikkat dinledik. Çalıştayı izleyemeyenleri ve Çepniler hakkında kulaktan dolma bilgilerin haricinde doğru dürüst bilgilere sahip olmayanları elimden geldiğince bilgilendirmek amacıyla (Bu konunun uzmanları olan Araştırmacı, Yazar sevgili Ayhan Yüksel ve Giresun Üniversitesi Öğr.Görevlisi Araştırmacı, Yazar sevgili Mevlut Kaya Hocamızın aflarına sığınarak) “Soru ve Cevaplarla Oğuz/Türkmen Çepni Boyu”başlığıyla oldukça kısa bir metin hazırladım. Yararlı olacağı ümit ve temennisiyle soru ve cevaplara geçiyorum. Hatalarımız varsa, -ki mutlaka vardır- affınıza sığınıyorum. -Oğuzlar’ın, büyük Türk Milleti’nin içindeki yeri ve konumu nedir? -Büyük Hun Hakanı Mete Han’ın “Oğuz Kağan Destanı”nda geçen diğer adı Oğuz Han ya da Oğuz Kağan’dır. Yani, Mete Han=Oğuz Kağan’dır. Mete ya da Oğuz Kağan, Büyük Türk ailesi içinde şerefli bir konuma sahip Hunlar’ın hükümdarı idi. Tabi Hunlar’ın haricinde Asya’nın şurasına, burasına yayılmış başka Türk boyları da vardı. Yazımızı uzatmamak için onları es geçiyorum. Efsanelere göre, Oğuz Kağan iki evlilik yapar. İlk evliliğinden; Gün Han, Ay Han ve Yıldız Han adlı üç erkek çocuğu olur. Bunlara Bozoklar adını verir. İkinci evliliğinden ise; Gök Han, Dağ Han ve Deniz Han adlı üç erkek çocuğu olur. Bunlara da Üçoklar adını verir. Bu erkek çocuklarından da; Kayı, Kınık, Avşar, Bayındır, Eymür, Dodurga, Çepni başta olmak üzere “24 Oğuz Boyu” türer. Başta Anadolu ve Balkanlar olmak üzere çeşitli coğrafyalara yayılmış olan Oğuzlar bugün, en büyük Türk topluluğunu teşkil eder. -Türkmen’le Oğuz aynı mıdır? - Türkler’in İslamiyeti kabulüne kadar sadece Oğuzlar olarak anılan bu büyük Türk boyu, daha sonra Türkmen diye de anılmaya başlar. Yani, Oğuz=Türkmen’dir! -Çepni’nin anlamı nedir? -Çepni boyu, Oğuz Kağan Destanı'na göre Oğuzların 24 boyundan biridir. Kaşgarlı Mahmud'un, Divân-ı Lügati't-Türk'üne göre ise, 22 Oğuz bölüğünden 21’incisidir. Oğuzlar’ın “Üçoklar” koluna mensup olup, Oğuz Kağan’ın oğlu Gök Han’dan türediklerine inanılır. Çepni; “Nerede düşman görse hemen savaşır” anlamına gelir. Biraz daha açacak olursak; Asi, atılgan, cesur, mert, yiğit ve gözü kara savaşçı demektir. -Çepni oymağının Oğuzların içindeki yeri ve önemi nedir? -Çepniler, tebası oldukları Türk devletleri (Selçuklular, Osmanlılar vs.) tarafından korkusuz gözü kara savaşçılıkları nedeniyle bir nevi fedai olarak en zorlu coğrafyalara gönderilmiş, Türkler’in Anadolu’yu ve Balkanlar’ı fethinde ve Türkleşmesinde çok büyük roller üstlenmişlerdir. -Çepni adı hangi kaynaklarda geçer? -Çepni adı ilk kez Kaşgarlı Mahmud’un Divan-ı Lügati’t-Türk’ünde (1074) geçer. Bunu sırasıyla Reşidettin’in Camiü’t Tevarih’i (1305), Yazıcıoğlu’nun Tevarihi Al-i Selçuk’u (1436) ve Ebulgazi Bahadır Han’ın Şecere-i Terakime’si (1664) takip eder. -Çepniler, Anadolu’ya geçmeden önce nerelerde yaşıyorlardı? -Çepniler, Anadolu'ya geçmeden önce Türkistan ve Horasan'da diğer Türk boylarıyla birlikte iç içe yaşıyorlardı. -Çepniler’in Anadolu’ya ve Balkanlar’a göç serüvenleri nasıl olmuştur? -Alp Arslan komutasındaki Müslüman Selçuklular 1071 Malazgirt Zaferi’nden sonra Anadolu içlerine yayılırken, Çepniler de zorlu bir coğrafyaya sahip Orta ve Doğu Karadeniz Bölgesi ile Balkanlar’ın fethi ile görevlendirilmişlerdir. Not: Türkler’in Anadolu’ya girişlerinin 26 Ağustos 1071’den başlatılması bence hatalıdır. Çünkü Türkler’in çeşitli kolları zaten milattan önceki tarihlerde öyle ya da böyle Anadolu topraklarında cirit atıyordu. Bunun en önemli kanıtlarının başında, 10 bin yıl öncelere dayanan Göbeklitepe kazılarıdır. -Çepniler’in Karadeniz Bölgesi’ni yurt tutmaları nasıl olmuştur? -Çepniler, 1071-1277 yılları arasında (206 yıl) diğer Türk boy ve oymaklarıyla birlikte Anadolu’nun Türkleşmesinde büyük rol oynarken, asıl Karadeniz bölgesine yönelmeleri 1277 yılında olmuştur. Çepniler’den büyük bir topluluk, 1277 yılında Sinop ve çevresini mesken tuttu. Sinop'tan Trabzon'a kadar olan Karadeniz Bölgesi'nin fethedilmesinde Alevi-Bektaşi kanaat önderi Güvenç Abdal’ın önderliğinde çok aktif görevler üstlendiler. Hatta öyle ki, 1277 yılında Sinop'a saldıran Trabzon İmparatorluğu donanmasını bozguna uğrattılar. Zamanla batıya doğru yönelen Çepniler, önce Ordu’da Bayramlu, sonra da Giresun’da Hacıemiroğulları Beyliğini kurdular. Bir başka Çepni topluluğu da bugünkü Gümüşhane’nin Kürtün ilçesine kadar gelip buraları yurt tuttular. Zamanla bir kısmı Ağasar, bir kısmı da Harşıt vadisini takiben sahillere inip, yerleşik halkla (Pontus Rum’u ve Ermeni) sosyal ve ticari ilişkiler kurmaya başladılar. Fatih Sultan Mehmet’in 1461 yılında Trabzon’u fethinde, dağı, taşı doldurmuş, Trabzon şehrinin surlarına dibine kadar yayılmış olan gözü kara yiğit Çepniler’in büyük rolü olmuştur. 1515 yılındaki Osmanlı tahrir defterlerinde bugünkü Giresun ve civarındaki iller “Vilayet-i Çepni” olarak geçer. Haksızlıklara karşı kabaran isyan duyguları ve savaşçı karakterlerinden dolayı bir yerde uzun süre tutunamadıklarından, savaşlarda hep ön saflarda yeri alıp şehit düştüklerinden, Çepniler maalesef günümüze kadar çok fazla kalıcı sanatsal ürünler meydana getirememişlerdir. -Çepniler’de din ve mezhep farklılıkları nelerdir? - Karadeniz bölgesindeki Çepniler çoğunlukla Sünni olmakla birlikte, Alevi olan gruplara da rastlanır. Prof. Dr. Irene Melikoff, Hacı Bektaşi Veli ve onun ilk müritlerinden olan Kadıncık Ana ve Abdal Musa'nın da Çepni olduğunu yazar. Ayrıca Prof. Dr. Faruk Sümer, “Oğuzlar/Türkmenler” adlı kitabında Çepnilerin, Hacı Bektaşi Veli'nin müritlerinden olduklarını ve Anadolu'nun değişik yerlerinde yaşadıklarını belirtir. Giresun, Gümüşhane, Ordu, Trabzon, Bayburt olmak üzere Karadeniz Bölgesi'nde yoğun olarak yaşayan Çepnilerin ise çoğunlukla Sünni olduğunu, ancak zamanında Alevi olduklarını ve sonradan Sünnileştiklerini yazar. “Vilayet-name”ye göre Kırşehir’in Suluca Kara-Hüyük köyüne gelen Hacı Bektaş-ı Veli'nin ilk müridleri Çepni'dir. Osmanlı devleti kurulmadan önce Türkmen Alevî-Bektâşî şeyhi/dervişi Sarı Saltuk (ö.1297 veya 98) ve Selçuklu Sultanı 2.İzzeddin Keykavus’la (ö.1279-Kırım) birlikte Deliorman ve Dobruca bölgelerine geçen Türkmenler Çepni boyundandır. Deliorman ve Dobrucadaki bu Çepniler hem yerel Kıpçak ve Peçenek halklarıyla hem de daha sonra gelen diğer Türkmen boylarıyla karışmışlar ve zamanla Çepnililik bilincini kaybetmişlerdir. Ancak Çepni inancı olan Bektaşiliği halen devam ettirmektedirler. Birçoğu da Batı Anadolu'ya geri göçerek bugünkü Batı Anadolu Çepnilerini oluşturmuştur. Dobruca'da bulunan Türkler kendilerinin Türkmen olduklarını ve inanç önderlerinin Sarı Saltuk olduğunu söyleyerek bu gün bile Camilerde ve Tekkelerde onun adına dualar ederler. Romanya ve Moldova'daki İzzeddin Keykavus taraftarı bir grup Çepni ise Hristiyanlığa geçmiştir. Hatta Keykavus’tan dolayı bu Çepnilere Gagavuz dendiği iddia edilir. Oysa Gagauz’un açılımı “Gök Oğuz=Gökoğuz”dur. Bugün Gagauz kardeşlerimizin ağzıyla Trabzon ağzı arasında büyük benzerlikler vardır. -Güvenç Abdal kimdir? -Hoca Ahmet Yesevi (1093-1166), İslamiyetin Oğuzlar arasında yayılması için büyük gayretler sarf etmiş bir Alperen daha da ötesi alperenlerin piridir. Bu nedenle Pir-i Türkistani diye de anılır. Onun müritlerinden Hacı Bektaş-ı Veli (1209-1271) Nevşehir’in Sulucahöyük (Hacıbektaş) köyüne gelerek “Alevi-Bektaşi” tekkesini kurar, İslamiyetin yayılmasında önemli roller üstlenir. Müritlerinden Güvenç Abdal’ı, Karadeniz Bölgesi’ndeki Oğuz-Çepni oymaklarının irşatı için görevlendirir. Sünnisiyle, Alevisiyle bugün Karadeniz Çepnileri arasında Güvenç Abdal adı anıldı mı, akan sular durur. İnanışlara göre Güvenç Abdal'ın makamı bugün Gümüşhane, Kürtün, Güvendi yaylasındadır. -Çepniler günümüzde hangi bölge ve illere yayılmışlardır? - Oğuz Çepni boyundan gelen boydaşlarımız, yaşadıkları bölgelere göre; "Çepni", "Çetme", "Çetmi", "Çitme" gibi adlarla anılmış, Anadolu'nun pek çok yerinde yerleştikleri yerlere göre de bu adları vermişlerdir. Bilindiği üzere Giresun ili ve yöresi Osmanlı’nın bir ödeninde Vilayet-i Çepni olarak geçmektedir. Dolayısıyla Giresun bugün Çepniler’in en yoğun olarak toplandıkları bir ildir. Çepniler’in Karadeniz Bölgesi’ndeki diğer yerleşim birimleri ise iki bölüm halinde şöyledir. Doğu Karadeniz Bölümü: Trabzon (Merkez, Şalpazarı, Beşikdüzü, Çaykara Yukarıkumlu köyü, Araklı), Gümüşhane (Kürtün “Kürtün-i Bala” ve Kürtün-i Zir), Ordu (Ünye, Mesudiye, Gürgentepe), Akıncılar, Canik. Bugün; Trabzon, Gümüşhane ve Giresun’da (Tirebolu, Doğankent (Harşit), Görele, Espiye, Eynesil başta olmak üzere) birçok yüksek köyde Çepniler yaşamlarını ve geleneklerini sürdürmektedir. Batı Karadeniz Bölümü: Kastamonu (Tosya ve Çatalzeytin’de "Çepni" adlı birer köy. Pınarbaşı ilçesine bağlı Urva köyünde yaşayan ve Karasoy ismi ile anılan ailenin Çepni boyundan olan Karahasan soyundan geldiği ve Karahasanoğulları olarak anılmaktadır.) Bolu Merkez ve Mudurnu ilçesinde de birer tane Çepni köyü. Çorum-Kargı ilçesi… Diğer bölgelerimize gelince… Ege Bölgesi: Manisa, İzmir, Denizli. Marmara Bölgesi: Çanakkale (Küçükkuyu'da bulunan Büyük Çetmi ve Küçük Çetmi köyleri ve civar köylerin halkının önemli bir bölümü), Bursa (Mudanya’da bir Çepni köyü) ve Balıkesir. İç Anadolu Bölgesi: Sivas (Özellikle de Suşehri, Koyulhisar ve Akıncılar ilçesi), Yozgat “Bozok Sancağı” (Akdağmadeni ve Boğazlıyan’da Dereçepni ve Yazıçepni köyleri), Kırşehir. Doğu Anadolu Bölgesi: Erzurum (Narman ilçesi Alacayar Köyü) ve Van. Güney Doğu Anadolu Bölgesi: Gaziantep, Şanlıurfa (Yaslıca beldesi tamamen Çepni’dir), Diyarbakır… -Çepniler güvenilir insanlar mıdır? -Çepniler dik kafalı oldukları ve savaşçı ruhu taşıdıkları kadar aynı zamanda çok güvenilir insanlardır da... Nitekim Oğuz/Türkmen Safevi İmparatoru Şah İsmail kişisel muhafızlarını Çepniler’den seçmiştir. Keza Türk tarihini çok iyi bilen Kurtuluş Savaşımız’ın muzaffer Başkomutanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün de, Çepni Bey’i Giresunlu Topal Osman Ağa’yı ve onun emrindeki yiğit Giresun Uşaklarını kendine özel muhafız (fedai) olarak seçmesi tesadüf olmasa gerek! -Çepnilerin bir federasyon çatısı altında toplanmalarını ve çeşitli etkinlikler düzenmesini nasıl karşılıyorsunuz? -Bilindiği üzere insanoğlu merak eden, sorgulayan, araştıran, kendini yenileyen sosyal bir varlıktır. Bu nedenle her milletin soyunu-sopunu, boyunu, aile geçmişini merak etmesi, araştırması, onunla gurur duyması gayet doğaldır. Büyük Türk Milleti’nin ana unsurunu teşkil eden Oğuzlar’ın ve dolayısıyla da Çepniler’in geçmişini merak edip, araştırmasına da bu açıdan bakmalıyız. Türkiye Cumhuriyeti’nin yasalarına, Türk Milleti’nin bölünmez bütünlüğüne halel getirmemek kaydıyla bu tür çalışmaların devam etmesi taraftarıyım. Sonuç olarak, “Oğuz Çepni Boyu Dernekleri Eğitim Araştırma Dayanışma Kalkındırma ve Kültür Federasyonu”nun 20/21 Temmuz 2023 tarihleri arasında Giresun’da düzenlemiş olduğu “Doğu Karadeniz Çepnileri” konulu çalıştaya olumlu gözle bakıyor, emeği geçen boydaşlarımı yürekten kutluyorum. Yararlandığım Kaynaklar: 1. “Çepniler”, Faruk Sümer, Türk Dünyası Araştırma Vakfı, İstanbul, 1992. 2. “Çepniler-Tarihi Serüveni ve Giresun Espiye Yöresi’nin Kültür Kökenleri, Mevlüt Kaya, Togan Yayıncılık, İstanbul, 2000. 3. Tirebolu Tarihi, Faruk Sümer, Tirebolu Kültür ve Yardımlaşma Derneği Yayınları, İstanbul, 1992. 4. Büyük Türkiye Tarihi, Yılmaz Öztuna, Ötüken Yayınevi, İstanbul, 1978. 5. Vikipedi: “Çepniler” 6. Özel notlarım. (*) Seyfullah ÇİÇEK-İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü, 1974 mezunu.
Ekleme Tarihi: 22 Temmuz 2023 - Cumartesi

SORU VE CEVAPLARLA KISACA OĞUZ/TÜRKMEN ÇEPNİ BOYU

Değerli dostlar!
20-21 Temmuz 2023 tarihlerinde Giresun Kültür ve Kongre Merkezi’nde, Başkanlığını Harun Özdemir’in yaptığı “Oğuz Çepni Boyu Dernekleri Eğitim Araştırma Dayanışma Kalkındırma ve Kültür Federasyonu” tarafından bir “Karadeniz Çepni Çalıştayı” yapıldı.
Çalıştay’da, Oğuzlar’ın 24 boyundan biri olan Çepniler’in tarihi serüvenleri ve özellikle de Karadeniz Bölgesi’nin Türkleşmesinde oynadıkları önemli roller, bir birinden değerli akademisyenler tarafından oldukça ayrıntılı bir şekilde ele alındı.
Biz, birinci gün oturumlarına izleyici olarak katıldık, konuşmacıları pür dikkat dinledik.
Çalıştayı izleyemeyenleri ve Çepniler hakkında kulaktan dolma bilgilerin haricinde doğru dürüst bilgilere sahip olmayanları elimden geldiğince bilgilendirmek amacıyla (Bu konunun uzmanları olan Araştırmacı, Yazar sevgili Ayhan Yüksel ve Giresun Üniversitesi Öğr.Görevlisi Araştırmacı, Yazar sevgili Mevlut Kaya Hocamızın aflarına sığınarak) “Soru ve Cevaplarla Oğuz/Türkmen Çepni Boyu”başlığıyla oldukça kısa bir metin hazırladım.
Yararlı olacağı ümit ve temennisiyle soru ve cevaplara geçiyorum.
Hatalarımız varsa, -ki mutlaka vardır- affınıza sığınıyorum.
-Oğuzlar’ın, büyük Türk Milleti’nin içindeki yeri ve konumu nedir?
-Büyük Hun Hakanı Mete Han’ın “Oğuz Kağan Destanı”nda geçen diğer adı Oğuz Han ya da Oğuz Kağan’dır.
Yani, Mete Han=Oğuz Kağan’dır.
Mete ya da Oğuz Kağan, Büyük Türk ailesi içinde şerefli bir konuma sahip Hunlar’ın hükümdarı idi. Tabi Hunlar’ın haricinde Asya’nın şurasına, burasına yayılmış başka Türk boyları da vardı. Yazımızı uzatmamak için onları es geçiyorum.
Efsanelere göre, Oğuz Kağan iki evlilik yapar.
İlk evliliğinden; Gün Han, Ay Han ve Yıldız Han adlı üç erkek çocuğu olur. Bunlara Bozoklar adını verir.
İkinci evliliğinden ise; Gök Han, Dağ Han ve Deniz Han adlı üç erkek çocuğu olur. Bunlara da Üçoklar adını verir.
Bu erkek çocuklarından da; Kayı, Kınık, Avşar, Bayındır, Eymür, Dodurga, Çepni başta olmak üzere “24 Oğuz Boyu” türer.
Başta Anadolu ve Balkanlar olmak üzere çeşitli coğrafyalara yayılmış olan Oğuzlar bugün, en büyük Türk topluluğunu teşkil eder.
-Türkmen’le Oğuz aynı mıdır?
- Türkler’in İslamiyeti kabulüne kadar sadece Oğuzlar olarak anılan bu büyük Türk boyu, daha sonra Türkmen diye de anılmaya başlar. Yani, Oğuz=Türkmen’dir!
-Çepni’nin anlamı nedir?
-Çepni boyu, Oğuz Kağan Destanı'na göre Oğuzların 24 boyundan biridir.
Kaşgarlı Mahmud'un, Divân-ı Lügati't-Türk'üne göre ise, 22 Oğuz bölüğünden 21’incisidir. Oğuzlar’ın “Üçoklar” koluna mensup olup, Oğuz Kağan’ın oğlu Gök Han’dan türediklerine inanılır.
Çepni; “Nerede düşman görse hemen savaşır” anlamına gelir. Biraz daha açacak olursak; Asi, atılgan, cesur, mert, yiğit ve gözü kara savaşçı demektir.
-Çepni oymağının Oğuzların içindeki yeri ve önemi nedir?
-Çepniler, tebası oldukları Türk devletleri (Selçuklular, Osmanlılar vs.) tarafından korkusuz gözü kara savaşçılıkları nedeniyle bir nevi fedai olarak en zorlu coğrafyalara gönderilmiş, Türkler’in Anadolu’yu ve Balkanlar’ı fethinde ve Türkleşmesinde çok büyük roller üstlenmişlerdir.
-Çepni adı hangi kaynaklarda geçer?
-Çepni adı ilk kez Kaşgarlı Mahmud’un Divan-ı Lügati’t-Türk’ünde (1074) geçer. Bunu sırasıyla Reşidettin’in Camiü’t Tevarih’i (1305), Yazıcıoğlu’nun Tevarihi Al-i Selçuk’u (1436) ve Ebulgazi Bahadır Han’ın Şecere-i Terakime’si (1664) takip eder.
-Çepniler, Anadolu’ya geçmeden önce nerelerde yaşıyorlardı?
-Çepniler, Anadolu'ya geçmeden önce Türkistan ve Horasan'da diğer Türk boylarıyla birlikte iç içe yaşıyorlardı.
-Çepniler’in Anadolu’ya ve Balkanlar’a göç serüvenleri nasıl olmuştur?
-Alp Arslan komutasındaki Müslüman Selçuklular 1071 Malazgirt Zaferi’nden sonra Anadolu içlerine yayılırken, Çepniler de zorlu bir coğrafyaya sahip Orta ve Doğu Karadeniz Bölgesi ile Balkanlar’ın fethi ile görevlendirilmişlerdir.
Not: Türkler’in Anadolu’ya girişlerinin 26 Ağustos 1071’den başlatılması bence hatalıdır. Çünkü Türkler’in çeşitli kolları zaten milattan önceki tarihlerde öyle ya da böyle Anadolu topraklarında cirit atıyordu. Bunun en önemli kanıtlarının başında, 10 bin yıl öncelere dayanan Göbeklitepe kazılarıdır.
-Çepniler’in Karadeniz Bölgesi’ni yurt tutmaları nasıl olmuştur?
-Çepniler, 1071-1277 yılları arasında (206 yıl) diğer Türk boy ve oymaklarıyla birlikte Anadolu’nun Türkleşmesinde büyük rol oynarken, asıl Karadeniz bölgesine yönelmeleri 1277 yılında olmuştur. Çepniler’den büyük bir topluluk, 1277 yılında Sinop ve çevresini mesken tuttu. Sinop'tan Trabzon'a kadar olan Karadeniz Bölgesi'nin fethedilmesinde Alevi-Bektaşi kanaat önderi Güvenç Abdal’ın önderliğinde çok aktif görevler üstlendiler.
Hatta öyle ki, 1277 yılında Sinop'a saldıran Trabzon İmparatorluğu donanmasını bozguna uğrattılar.
Zamanla batıya doğru yönelen Çepniler, önce Ordu’da Bayramlu, sonra da Giresun’da Hacıemiroğulları Beyliğini kurdular.
Bir başka Çepni topluluğu da bugünkü Gümüşhane’nin Kürtün ilçesine kadar gelip buraları yurt tuttular. Zamanla bir kısmı Ağasar, bir kısmı da Harşıt vadisini takiben sahillere inip, yerleşik halkla (Pontus Rum’u ve Ermeni) sosyal ve ticari ilişkiler kurmaya başladılar.
Fatih Sultan Mehmet’in 1461 yılında Trabzon’u fethinde, dağı, taşı doldurmuş, Trabzon şehrinin surlarına dibine kadar yayılmış olan gözü kara yiğit Çepniler’in büyük rolü olmuştur.
1515 yılındaki Osmanlı tahrir defterlerinde bugünkü Giresun ve civarındaki iller “Vilayet-i Çepni” olarak geçer.
Haksızlıklara karşı kabaran isyan duyguları ve savaşçı karakterlerinden dolayı bir yerde uzun süre tutunamadıklarından, savaşlarda hep ön saflarda yeri alıp şehit düştüklerinden, Çepniler maalesef günümüze kadar çok fazla kalıcı sanatsal ürünler meydana getirememişlerdir.
-Çepniler’de din ve mezhep farklılıkları nelerdir?
- Karadeniz bölgesindeki Çepniler çoğunlukla Sünni olmakla birlikte, Alevi olan gruplara da rastlanır.
Prof. Dr. Irene Melikoff, Hacı Bektaşi Veli ve onun ilk müritlerinden olan Kadıncık Ana ve Abdal Musa'nın da Çepni olduğunu yazar.
Ayrıca Prof. Dr. Faruk Sümer, “Oğuzlar/Türkmenler” adlı kitabında Çepnilerin, Hacı Bektaşi Veli'nin müritlerinden olduklarını ve Anadolu'nun değişik yerlerinde yaşadıklarını belirtir.
Giresun, Gümüşhane, Ordu, Trabzon, Bayburt olmak üzere Karadeniz Bölgesi'nde yoğun olarak yaşayan Çepnilerin ise çoğunlukla Sünni olduğunu, ancak zamanında Alevi olduklarını ve sonradan Sünnileştiklerini yazar.
“Vilayet-name”ye göre Kırşehir’in Suluca Kara-Hüyük köyüne gelen Hacı Bektaş-ı Veli'nin ilk müridleri Çepni'dir.
Osmanlı devleti kurulmadan önce Türkmen Alevî-Bektâşî şeyhi/dervişi Sarı Saltuk (ö.1297 veya 98) ve Selçuklu Sultanı 2.İzzeddin Keykavus’la (ö.1279-Kırım) birlikte Deliorman ve Dobruca bölgelerine geçen Türkmenler Çepni boyundandır.
Deliorman ve Dobrucadaki bu Çepniler hem yerel Kıpçak ve Peçenek halklarıyla hem de daha sonra gelen diğer Türkmen boylarıyla karışmışlar ve zamanla Çepnililik bilincini kaybetmişlerdir. Ancak Çepni inancı olan Bektaşiliği halen devam ettirmektedirler.
Birçoğu da Batı Anadolu'ya geri göçerek bugünkü Batı Anadolu Çepnilerini oluşturmuştur.
Dobruca'da bulunan Türkler kendilerinin Türkmen olduklarını ve inanç önderlerinin Sarı Saltuk olduğunu söyleyerek bu gün bile Camilerde ve Tekkelerde onun adına dualar ederler.
Romanya ve Moldova'daki İzzeddin Keykavus taraftarı bir grup Çepni ise Hristiyanlığa geçmiştir. Hatta Keykavus’tan dolayı bu Çepnilere Gagavuz dendiği
iddia edilir. Oysa Gagauz’un açılımı “Gök Oğuz=Gökoğuz”dur. Bugün Gagauz kardeşlerimizin ağzıyla Trabzon ağzı arasında büyük benzerlikler vardır.
-Güvenç Abdal kimdir?
-Hoca Ahmet Yesevi (1093-1166), İslamiyetin Oğuzlar arasında yayılması için büyük gayretler sarf etmiş bir Alperen daha da ötesi alperenlerin piridir. Bu nedenle Pir-i Türkistani diye de anılır. Onun müritlerinden Hacı Bektaş-ı Veli (1209-1271) Nevşehir’in Sulucahöyük (Hacıbektaş) köyüne gelerek “Alevi-Bektaşi” tekkesini kurar, İslamiyetin yayılmasında önemli roller üstlenir.
Müritlerinden Güvenç Abdal’ı, Karadeniz Bölgesi’ndeki Oğuz-Çepni oymaklarının irşatı için görevlendirir. Sünnisiyle, Alevisiyle bugün Karadeniz Çepnileri arasında Güvenç Abdal adı anıldı mı, akan sular durur. İnanışlara göre Güvenç Abdal'ın makamı bugün Gümüşhane, Kürtün, Güvendi yaylasındadır.
-Çepniler günümüzde hangi bölge ve illere yayılmışlardır?
- Oğuz Çepni boyundan gelen boydaşlarımız, yaşadıkları bölgelere göre; "Çepni", "Çetme", "Çetmi", "Çitme" gibi adlarla anılmış, Anadolu'nun pek çok yerinde yerleştikleri yerlere göre de bu adları vermişlerdir.
Bilindiği üzere Giresun ili ve yöresi Osmanlı’nın bir ödeninde Vilayet-i Çepni olarak geçmektedir. Dolayısıyla Giresun bugün Çepniler’in en yoğun olarak toplandıkları bir ildir.
Çepniler’in Karadeniz Bölgesi’ndeki diğer yerleşim birimleri ise iki bölüm halinde şöyledir.
Doğu Karadeniz Bölümü:
Trabzon (Merkez, Şalpazarı, Beşikdüzü, Çaykara Yukarıkumlu köyü, Araklı), Gümüşhane (Kürtün “Kürtün-i Bala” ve Kürtün-i Zir), Ordu (Ünye, Mesudiye, Gürgentepe), Akıncılar, Canik.
Bugün; Trabzon, Gümüşhane ve Giresun’da (Tirebolu, Doğankent (Harşit), Görele, Espiye, Eynesil başta olmak üzere) birçok yüksek köyde Çepniler yaşamlarını ve geleneklerini sürdürmektedir.
Batı Karadeniz Bölümü:
Kastamonu (Tosya ve Çatalzeytin’de "Çepni" adlı birer köy. Pınarbaşı ilçesine bağlı Urva köyünde yaşayan ve Karasoy ismi ile anılan ailenin Çepni boyundan olan Karahasan soyundan geldiği ve Karahasanoğulları olarak anılmaktadır.)
Bolu Merkez ve Mudurnu ilçesinde de birer tane Çepni köyü.
Çorum-Kargı ilçesi…
Diğer bölgelerimize gelince…
Ege Bölgesi:
Manisa, İzmir, Denizli.
Marmara Bölgesi:
Çanakkale (Küçükkuyu'da bulunan Büyük Çetmi ve Küçük Çetmi köyleri ve civar köylerin halkının önemli bir bölümü), Bursa (Mudanya’da bir Çepni köyü) ve Balıkesir.
İç Anadolu Bölgesi:
Sivas (Özellikle de Suşehri, Koyulhisar ve Akıncılar ilçesi), Yozgat “Bozok Sancağı” (Akdağmadeni ve Boğazlıyan’da Dereçepni ve Yazıçepni köyleri), Kırşehir.
Doğu Anadolu Bölgesi:
Erzurum (Narman ilçesi Alacayar Köyü) ve Van.
Güney Doğu Anadolu Bölgesi:
Gaziantep, Şanlıurfa (Yaslıca beldesi tamamen Çepni’dir), Diyarbakır…
-Çepniler güvenilir insanlar mıdır?
-Çepniler dik kafalı oldukları ve savaşçı ruhu taşıdıkları kadar aynı zamanda çok güvenilir insanlardır da...
Nitekim Oğuz/Türkmen Safevi İmparatoru Şah İsmail kişisel muhafızlarını Çepniler’den seçmiştir.
Keza Türk tarihini çok iyi bilen Kurtuluş Savaşımız’ın muzaffer Başkomutanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün de, Çepni Bey’i Giresunlu Topal Osman Ağa’yı ve onun emrindeki yiğit Giresun Uşaklarını kendine özel muhafız (fedai) olarak seçmesi tesadüf olmasa gerek!
-Çepnilerin bir federasyon çatısı altında toplanmalarını ve çeşitli etkinlikler düzenmesini nasıl karşılıyorsunuz?
-Bilindiği üzere insanoğlu merak eden, sorgulayan, araştıran, kendini yenileyen sosyal bir varlıktır.
Bu nedenle her milletin soyunu-sopunu, boyunu, aile geçmişini merak etmesi, araştırması, onunla gurur duyması gayet doğaldır.
Büyük Türk Milleti’nin ana unsurunu teşkil eden Oğuzlar’ın ve dolayısıyla da Çepniler’in geçmişini merak edip, araştırmasına da bu açıdan bakmalıyız.
Türkiye Cumhuriyeti’nin yasalarına, Türk Milleti’nin bölünmez bütünlüğüne halel getirmemek kaydıyla bu tür çalışmaların devam etmesi taraftarıyım.
Sonuç olarak, “Oğuz Çepni Boyu Dernekleri Eğitim Araştırma Dayanışma Kalkındırma ve Kültür Federasyonu”nun 20/21 Temmuz 2023 tarihleri arasında Giresun’da düzenlemiş olduğu “Doğu Karadeniz Çepnileri” konulu çalıştaya olumlu gözle bakıyor, emeği geçen boydaşlarımı yürekten kutluyorum.
Yararlandığım Kaynaklar:
1. “Çepniler”, Faruk Sümer, Türk Dünyası Araştırma Vakfı, İstanbul, 1992.
2. “Çepniler-Tarihi Serüveni ve Giresun Espiye Yöresi’nin Kültür Kökenleri, Mevlüt Kaya, Togan Yayıncılık, İstanbul, 2000.
3. Tirebolu Tarihi, Faruk Sümer, Tirebolu Kültür ve Yardımlaşma Derneği Yayınları, İstanbul, 1992.
4. Büyük Türkiye Tarihi, Yılmaz Öztuna, Ötüken Yayınevi, İstanbul, 1978.
5. Vikipedi: “Çepniler”
6. Özel notlarım.
(*) Seyfullah ÇİÇEK-İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü, 1974 mezunu.
Yazıya ifade bırak !
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

siyahbet giriş