Ekleme
Tarihi: 23 Mart 2024 - Cumartesi
“Agora meyhanesi”, “Arım balım peteğim”, “Boş kalan çerçeve”, “Benim de canım var”, “Oyun bitti”, “Adını anmayacağım”, Seven ne yapmaz”, “Gelincik çılgın aşkım”, Kalpsiz”, “Ben kimi seveceğim”, “Bir daha aşık olmayacağım”, “Karadut”, “Nokta noktam”, “Çoban çeşmesi” gibi bir birinden ölümsüz 300 besteye imzasını atarak 1960 ve 70’li yıllara damgasını vuran TRT Ses Sanatçısı ve bestekar İsmet Nedim (Samsun, 1931), 19 Mart 2024 tarihinde, yaşamını sürdürdüğü Berlin’de 93 yaşında hayata gözlerini yumdu.
Devrinin en büyük ses sanatçılarından biri olan İsmet Nedim, 1960’larda Türk Müziği’nde yenilikler yaparak müzik tarihimize adını yazdırmıştır.
Sanatçımız, 1960 yılına kadar 3-5 sazla icra edilen Türk Müziği’ne piyano, akerdeon, çello, kontrbas, tembal gibi batı müziği aletlerini de ekleyerek Türk Müziği’nde çağ açmıştır. Ünlü piyanist Fazıl Say’ın babası Ahmet Say, kaleme aldığı Müzik Ansiklopedisi’nde İsmet Nedim için şunları yazar:
“Hafif Türk sanat müziğinin öncüsü olarak bilinir. Ayrıca, çok sazlı Türk müziği dönemine öncülük etmiştir.”
TRT’de 22 yıl görev yapan İsmet Nedim, yaptığı yenilik çalışmalarına ve yaptığı batı tarzı bestelere devamlı engel konulması üzerine 1982 yılında ülkeyi terk ederek Berlin’e yerleşmiş, orada üç konservatuarda Müzik Doçenti unvanıyla Türk gençlerine hocalık yapmıştır.
Merhumun naşı, 23 Mart 2024 Cumartesi günü İstanbul Levent’te Afet Yolal Camisi’nde öğle namazını müteakiben kılınan cenaze namazının ardından sonra Silivri Selimpaşa’da toprağa verildi.
Cenazeye, ünlü sanatçının ailesi ve sevenlerinin yanı sıra, aile dostu olan Göreleli yazar ve İYİ Parti Görele İlçe Başkan Yardımcısı Seyfullah Çiçek’in kızı ve oğlu da katıldı
“BOŞ ÇERÇEVE” GERÇEK OLDU!
Bugün oğlum Oğuzhan ile kızım Emel, ünlü TSM Ses Sanatçısı ve Bestekar İsmet Nedim’in Levent Afet Yolal Camisi’nde yapılan cenaze törenine katıldılar.
Oğlum Oğuzhan cenaze namazına katılarak son görevini yerine getirdiği gibi, çok sevdiği İsmet amcasının tabutuna da omuz koydu. (Açık renk kapüşonlu)
Hem bu anı kameraya alan hem de iki adet fotoğraf paylaşan kızım Emel, cenaze namazı esnasında şahit olduğu ilginç bir olayı da şöyle paylaştı benimle:
-“Babacığım ne oldu biliyor musun? İsmet amcanın cenaze namazı kılınırken bir şangırtı koptu. Biz kadınlar arkadaydık. Sonra anladık ki, tabutuna dayalı olan fotoğrafı yere düşmüş, çerçeve paramparça olmuş. İmam cep telefonlarımızı kapattırdığı için maalesef bu olayı fotoğraflayamadık. Adına İlahi bir tesadüf mü ya da başka bir şey mi denir, bilemeyeceğim ama tüylerim diken diken oldu babacığım.”
Duygulanmamak, birkaç damla gözyaşı akıtmamak mümkün mü?
İnandım ki, bu ilahi bir tesadüftü.
Yüreğim bir kez daha paramparça oldu.
Ölümsüz 300 bestesinden biri olup bugün bile tazeliğini koruyan o ünlü muhayyerkürdi şarkısı döküldü, gayrı ihtiyari dudaklarımdan:
“Bırakma ellerimi, bırakma yalnız beni
Son defa seyredeyim o yaşlı gözlerini
Artık bülbül ötmüyor, gül dolu penceremde
Yalnız hatıran kaldı, boş kalan çerçevede.”
Şu satırları tuşlarken ne gibi karmaşık duygular içinde olduğumu takdirlerinize bırakıyorum.
Cenazeye katılarak İsmet amcalarına son görevlerini yerine getiren kızım Emel ile Oğlum Oğuzhan’a bu vefalı davranışlarından dolayı çok teşekkür ediyor, onlarla gurur duyuyorum.
Güle güle duayen sanatçı, büyük bestekar sevgili dostum, ağabeyim İsmet Nedim.
Güle güle çocuklarımın sevgili İsmet amcası.
-Agora meyhanesi
-Arım balım peteğim
-Adını anmayacağım
-Oyun bitti
-Seven ne yapmaz
-Boş kalan çerçeve
-Gelincik, çılgın aşkım
-Han duvarları
-Kalpsiz
-Bir daha aşık olmayacağım
-Kemer gibi belindeyim
-Aşkımla oynama kumar değildir
-Leylaklar altında
-İçimde kanımdasın
-Çoban çeşmesi
-Artık senin adını unutmak istiyorum
-Ben kimi seveceğim
-Karadutum, çatalkaram
-Nokta noktam…gibi gönülleri titreten daha nice bestelerinle seni hep sevgiyle, saygıyla anacağız.
Ruhun şad, mekanın cennet olsun!