Mart ayı... Bahar mevsiminin ilk ayı... Bu nedenle olsa gerek, bayağı serttir. Günü gününe uymaz. Hatta huyu bir anda değişebilir. Huysuzdur anlayacağınız. İnsanı şaşırtmayı sever. Hele de tatsız şakalara bayılır. Ancak bakın hakkını da yememek lazım. Sürprizlerle de doludur. Hani derler ya... “Yiğidi öldür, hakkını yeme”. Yer miyiz hiç yiğit Mart’ın hakkını? Bir bakarsın yağmur yağar, gök gürler. Ama ardından büyüleyici bir mavi hâkim olur gökyüzüne… Tabiatın canlanmasının, bolluğa giden yolun başıdır Mart ayı
Mart Ayı ilkbaharın müjdesi olarak bilinir bilinmesine ama gel gör ki durum pekte öyle değildir aslında… Hani derler ya “Mart kapıdan baktırır kazma kürek yaktırır” diye… Mart Ayı aynı zamanda dert ayıdır… Mart Ayı dediğini yapar ve kazma kürek yaktırır…
Yıllardır gündemden düşmeyen küresel ısınmanın sonunda bizi nasıl bir dünyanın beklediğini kimse tam olarak bilmiyor ama beklentiler hepimizin bildiği üzere çok da iç açıcı değil… Özellikle son yıllarda mevsimler birbirine karışmış, yazlar sonbahara, kışlar ilkbahara dönmüş bir durumdayken bu söz tamda anlamını yitirmek üzereydi… Kışın o çetin geçen günlerinden sonra Şubat Ayında sakinleyen havaya aldananlar Mart Ayında nerdeyse yazlıkları çıkarmaya hazırlanırken hiç ummadıkları bir sürprizle karşılaştılar belki de…
OH bee yaz geldi diye düşünürken Martın o soğuk yüzüyle karşılaşınca ne yapacağını adeta şaşırdık sanırım… Çünkü öyle bir gelmiştir ki kışa, hazırlıksızsanız yandınız demektir… Bu durumda hemen atasözümüz devreye girer işte; "Mart Kapıdan Baktırır, Kazma Kürek Yaktırır" Bu senede kelimenin tam manasıyla öyle oldu… İşte günlük güneşlik geçirilen bir kışın ardından gelen Mart tüm yurdu esir etti kendisine… Mart ayı dert ayı derler aslında Mart ayı birçok nedenden dolayı önemlidir:
Mart’ta doğa uyanmaya, kış yavaş yavaş kuzey yarı küreyi terk etmeye başlar. Mart ayı ile birlikte baharın gelişi kutlanır. Söylememe gerek yok – doğa uyanır dedim ya – kediler de hemen bunun farkına varırlar… Atalar bir şeyler biliyor ki söylüyor değil mi? Bundan sonra belki daha hazırlıklı karşılarız diyelim.
Bakın, şair ne demiş esrarengiz Mart için;
Yalnız sende biter oldu artık bütün lisânlar
Sende yalnız varlığını Kaf Dağı’na asanlar
Mart zemheri tipisinde buza kesti tüm mevsim
Baharını doğurmaya seni arar Nisan’lar