Hayrettin Günay
Köşe Yazarı
Hayrettin Günay
 

FINDIK BAHÇELERİNDE SÖYLENEN TÜRKÜLER (5)

Fındık bahçelerinde, düğünlerde konaklarda Mehmet de yanık türküler söylemiştir. Meh­met Kahveci'nin sesi uzun havalara yakışırdı. İçten söylerdi uzun havaları:     Aman öksüz oğlan da der ki Bül-bül-leeer öt-meeeeeez...     Fındık bahçelerinde çarıkların giyildiği, keten gömleklerin, uç kurlu donların... yıl­lardan günümüze plak, radyo, kaset... iletişimiyle ne çok türküler, şarkılar girdi fındık bahçelerine... 1960 sonrasında "arabeskler", "İngilizce şarkılar" da söylendi... Halamın oğlu Halil Günay o yıllarda Orhan Gencebay'ın tüm şarkılarını Güni'ye, Perttekköyü'ne taşıdı... Yılmaz... SEFA KAÇAR... İlkokulu bitirince Samsun Maarif Kolejini kazandı. Mandolinden gitara geçti. İngilizcesini geliştirdi. Harmanda, Çitgötünde, Tepe'de dutların, ıhlamurun altında, Kiseyanı'nda, Hizemköyü'nde İngilizce şarkılar söyledi. O yılların küresel şarkı­cılarından... Mehmet. Mehmet Kaçar. Onunla yaştaşız. Sefa Kaçar, bir yaş küçüğümüz. Birlikte yazıldık ilkokula Mehmet'le. Ben annamla gitmiştim, o da babası Halil amcayla gelmişti. 1'di Mehme­t'in numarası, benimki de iki... Mehmet'le, Sefa'yla dergi, gazete, kitap, müzik ortaklığımız var. Arkadaşlığımız, koldaş­lığımız çok ileri. Kayın, enişte yakınlığımız var.. Çocukluğumuzdan beri kopmadık birbirimizden... İnek yaydığımız; derelerde, denizde yüzdüğümüz; top oynadığımız, türküler çağırdı­ğımız, fındık bahçelerinde türküler çağırdığımız günlerden, yıllardan beri... Mehmet de türküler,şarkılar söyledi fındık bahçelerinde... Hizemköyü'nde, Tepe'de üveyik, sarısandal beklerken. İnek yayarken. Fındık. Fındık toplarken. Harmanda "sayfanda" otururken... Cem Karaca'dan, Barış Manço'dan... Görele Lisesinde arkadaşlar "Barış Manço" derlerdi Mehmet'e. Ellerimde Büyüttüğüm Solar iken dirilttiğim Çiçeğimi kopardın sen Ellere verdin     Dağlar dağlar Kurban olam Yol ver geçem Sevdiğimi Son bir olsun Yakından görem Kuşlar uçmaz güller soldu Yüce dağlar duman oldu Belli ki gittiğin yerden Kara haber var     Dağlar dağlar Kurban olam... Çok güzeldi sesi Mehmet'in. Çok iyi kullanırdı sesini. Boşuna değildi Barış Manço de­meleri. Bunlar da söylendi fındık bahçelerimizde. Yıllar yılı. Türküler, türküler söylendi. Yirimiz, şiirimiz, "küy"ümüz, öykümüz, romanımız... Günümüzde. Türküler söylenmiyor fındık bahçelerinde. İşler sessizce görülüyor, fındıklar sessizce toplanıyor. Suskun. Suskunca... O günlerin, o güzel türkülerin tanıkları da azalıyor. Ortaçay'daki, Konakdüzü'ndeki çınarlar gitti. Köyümüzdeki dutlar, üzümler, fırmalar, armutlar, cevizler, gökyüzüne değen kirazlar gitti. İncirler. Tümü gitti incirlerin. Sarısandal uğramadan geçiyor fındık bah­çelerimize... Tepe'deki akasya, ıhlamur, Kacaru çeşmesi, Ömür Çeşmesi, Deliklitaş, kemer köprü, Çaykara, Yılanlık, kıyısını yok ettiğimiz denizimiz... kaldı türkülerin tanığı.. Yarısı yola giden Kabataş, Camiyanı'ndaki kimbilir kaç yüzyıllık Çınar...
Ekleme Tarihi: 22 October 2022 - Saturday

FINDIK BAHÇELERİNDE SÖYLENEN TÜRKÜLER (5)

Fındık bahçelerinde, düğünlerde konaklarda Mehmet de yanık türküler söylemiştir. Meh­met Kahveci'nin sesi uzun havalara yakışırdı. İçten söylerdi uzun havaları:

 

 

Aman öksüz oğlan da der ki

Bül-bül-leeer öt-meeeeeez...

 

 

Fındık bahçelerinde çarıkların giyildiği, keten gömleklerin, uç kurlu donların... yıl­lardan günümüze plak, radyo, kaset... iletişimiyle ne çok türküler, şarkılar girdi fındık bahçelerine... 1960 sonrasında "arabeskler", "İngilizce şarkılar" da söylendi...

Halamın oğlu Halil Günay o yıllarda Orhan Gencebay'ın tüm şarkılarını Güni'ye, Perttekköyü'ne taşıdı...

Yılmaz... SEFA KAÇAR... İlkokulu bitirince Samsun Maarif Kolejini kazandı. Mandolinden gitara geçti. İngilizcesini geliştirdi. Harmanda, Çitgötünde, Tepe'de dutların, ıhlamurun altında, Kiseyanı'nda, Hizemköyü'nde İngilizce şarkılar söyledi. O yılların küresel şarkı­cılarından...

Mehmet. Mehmet Kaçar. Onunla yaştaşız. Sefa Kaçar, bir yaş küçüğümüz. Birlikte yazıldık ilkokula Mehmet'le. Ben annamla gitmiştim, o da babası Halil amcayla gelmişti. 1'di Mehme­t'in numarası, benimki de iki... Mehmet'le, Sefa'yla dergi, gazete, kitap, müzik ortaklığımız var. Arkadaşlığımız, koldaş­lığımız çok ileri. Kayın, enişte yakınlığımız var.. Çocukluğumuzdan beri kopmadık birbirimizden... İnek yaydığımız; derelerde, denizde yüzdüğümüz; top oynadığımız, türküler çağırdı­ğımız, fındık bahçelerinde türküler çağırdığımız günlerden, yıllardan beri...

Mehmet de türküler,şarkılar söyledi fındık bahçelerinde... Hizemköyü'nde, Tepe'de üveyik, sarısandal beklerken. İnek yayarken. Fındık. Fındık toplarken. Harmanda "sayfanda" otururken... Cem Karaca'dan, Barış Manço'dan... Görele Lisesinde arkadaşlar "Barış Manço" derlerdi Mehmet'e.

Ellerimde Büyüttüğüm

Solar iken dirilttiğim

Çiçeğimi kopardın sen

Ellere verdin

 

 

Dağlar dağlar

Kurban olam

Yol ver geçem

Sevdiğimi

Son bir olsun

Yakından görem

Kuşlar uçmaz güller soldu

Yüce dağlar duman oldu

Belli ki gittiğin yerden

Kara haber var

 

 

Dağlar dağlar

Kurban olam...

Çok güzeldi sesi Mehmet'in. Çok iyi kullanırdı sesini. Boşuna değildi Barış Manço de­meleri.

Bunlar da söylendi fındık bahçelerimizde. Yıllar yılı. Türküler, türküler söylendi.

Yirimiz, şiirimiz, "küy"ümüz, öykümüz, romanımız... Günümüzde. Türküler söylenmiyor fındık bahçelerinde. İşler sessizce görülüyor, fındıklar sessizce toplanıyor. Suskun. Suskunca...

O günlerin, o güzel türkülerin tanıkları da azalıyor. Ortaçay'daki, Konakdüzü'ndeki çınarlar gitti. Köyümüzdeki dutlar, üzümler, fırmalar, armutlar, cevizler, gökyüzüne değen kirazlar gitti. İncirler. Tümü gitti incirlerin. Sarısandal uğramadan geçiyor fındık bah­çelerimize...

Tepe'deki akasya, ıhlamur, Kacaru çeşmesi, Ömür Çeşmesi, Deliklitaş, kemer köprü, Çaykara, Yılanlık, kıyısını yok ettiğimiz denizimiz... kaldı türkülerin tanığı.. Yarısı yola giden Kabataş, Camiyanı'ndaki kimbilir kaç yüzyıllık Çınar...

Yazıya ifade bırak !
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.