Gazete arşivimi karıştırırken Yeşilgiresun Gazetesi'nde Ali Göreci'nin 26 Şubat 2009 tarihinde yazdığı Fındık Bayramı başlıklı yazısını tekrar okudum. Ali Göreci 21 Ekim 2013 tarihinde bir trafik kazası sonucu yaşama veda edene kadar Yeşilgiresun'a yazılar yazan bir büyüğümüzdü. Rahmet ve saygıyla anıyorum. Konuyu daha önce Mevlüt Kaya da yazmıştı. Eskiden Giresun'da Fındık Bayramı yapılırmış. İhraç edilen ilk fındıkların gemilere yüklenişinde şehirde bayram yapılırmış. Ali Göreci'nin derlediği bilgilere göre Fındık Bayramı 1960 yılına kadar yapılmış. Daha sonra her nedense yapılmaz olmuş. Hatta unutulmuş bile. Şimdi biz yazınca fındık yetiştiren komşu illerden birileri yeniden Fındık Bayramı kutlamaya kalkışırsa hiç şaşırmayın. O zaman aklımıza gelir fındığın başkenti olduğumuz. Hatta bu bayram fındığın başkenti Giresun'da değil de neden bir başka şehirde kutlanıyor diye yeni bir tartışma başlığı açmış oluruz. Göreci'nin yazısına göre; o yılın ilk fındığı pazara inmeye başladığı günlerde Ticaret Borsası Giresunlu fındık tüccarlarıyla bağlantı kurar ve o yılın ilk ihraç fındıklarının gemilere yükleneceği gün Fındık Bayramı töreni hazırlarmış. Fındık Bayramı'nda deniz kıyısına inilir; protokole dâhil kişiler, Giresunlu fındık tüccarları, Ticaret Odası yöneticiler ve fındık üreticileri bayram alanındaki yerini aldıktan sonra İstiklal Marşı söylenir, kurbanlar kesilir ve konuşmalar yapılırmış. Fındık ürününün, fındık ticaretinin Giresun'a ve ülkemize hayırlı olması; bolluk ve bereket getirmesi için dualar edilirmiş. Fındık çuvalları gelin gibi süslenir ve mavnalara öyle yüklenirmiş. Taşıyan hamallara bahşişler verilir, süslenen çuvalların beline ipek ya da satenden kuşak bağlanır ve kurdelelere ürünün hangi yıla ait olduğu yazılırmış. Yükünü alan gemi düdük çalarak limandan uzaklaşırmış. Günümüzde bumlar geçmişten anılar olarak anlatılıyor. Fındık, Giresun için ekonomik bir anlam ifade ediyor olmanın yanında kendine has kültürü olan bir değerdir. Geçmişten günümüze fındığın kültürel yanı da yaşatılıyor bölgemizde. Fındıkla ilgili iş olarak yaptığımız her şey zamana kültüre dönüşüyor. Fındık Bayramı da bir kültürel değermiş aslında. Yeniden yapılması mümkün mü? Elbette mümkün. Teknoloji fındık kültürüyle ilgili her şeyi etkilediği gibi dış satım yöntemlerini de etkiledi. Artık Giresun limanında fındık yüklemek için gemiler beklemiyor. Ancak yine de o yılın ilk mahsulü ihraç edilirken fındığın başkentinde bir bayram yapılabilir. Şehirde ayrı bir hava estirilebilir. Kabotaj Bayramı yapıyoruz mesela, kendine has bir kutlanma şekli var. Fındık Bayramının da olabilir. Şu anda Giresun'da yaşayan insanlar böyle bir bayram hatırlamıyorlar. Meraklısı bir yerlerden okuyarak öğreniyor. Giresun için ilginç olabilir. Mesela Tarım Bakanı katılabilir. Hatta Cumhurbaşkanı bile katılabilir. Fındığın ve Giresun'un tanıtımı için çok iyi bir fırsat olabilir. Geçmişte bu işi Ticaret Borsası organize ediyormuş. Yine yapabilir. O gece bir halk konseri düzenlenebilir. Fındık Bayramı'nın içi doldurulabilir. Giresun'un fındığın başkenti olduğunu hissettirecek etkinlikler düzenlenebilir. Biz yapmazsak bunu birileri yapabilir! Sevgili komşularımız kim bilir belki de hazırlıklara çoktan başlamışlardır. Fındığın gerçek başkenti fındığa sahip çıkmakla olur. Biz değerlerimizi komşulara kaptırınca feryat etmekten başka bir şey yapmayan garip bir davranış ortaya koymaktan öteye gidemiyoruz. Bunda da öyle olmayım bari!