Bir ülkede ekonomi iyi değilse hiçbir şey iyi değildir. Ekonomi kötüyse her şey kötüdür. Ekonomisine bakarak o ülke hakkında karar verebilirsiniz.
Yine bir ülkede siyaset bilimin önüne geçmişse durum daha da kötüdür.
O ülkede bir de buna bakarak bir kanaat oluşturabilirsiniz.
Demokrasi ile idare edilen ülkelerde yöneticiler seçimle belirlendiği için seçilen yöneticinin her konunun uzmanı olması beklenemez.
Yöneticiler yönetimle ilgili kararlar verirken bilim adamlarından destek alırlar. İşin uzmanından bilgi alarak karar verirler.
Günümüzde hemen her konuyu ilgilendiren bilim dalları ve bilim adamları var.
Bir yönetici ekonomi alanında akademik bir eğitim almamışsa kendisini ekonomist ilan edemez. Bu bilime saygısızlıktır.
Kaldı ki ülkeyi götüreceği nokta da bellidir!
Ben ekonomistim dedi ve bilim adamlarının muhtemelen güldüğü bir tez koydu ortaya. Faiz sebep enflasyon sonuçtur.
Faiz bir etken olabilir belki, ancak bilimsel değerlendirmeler yüksek enflasyonu farkı nedenlerle açıklıyorlar.
Bu da yetmedi; faizin dinsel değerlendirmesiyle de destek bulmaya çalıştı ortaya attığı teze. Dinsel anlamda faizin büyük bir günah olduğunu ilk defa ondan duymuyoruz. Ancak yüksek faizin nedenlerini de açıklıyor bilim adamları.
Bu nedenleri ortadan kaldıramadığınız sürece faize mahkûmsunuz!
Siyasetin önüne geçtiği bilim böyle diyor.
Ve bu tartışmalar arasında bugünlere geldik.
Seçimler yapıldı, yeni alt kadrolar oluşturuldu. Ekonominin başına gelen ekip işe faizleri yükselterek başladı. Kendisini ekonomist ilan eden yöneticiden hiç itiraz gelmedi.
Bu kardeşiniz yönetimde olduğu sürece faizler yükseltilmeyecek sözünü kim söylemişti? Ya kardeşimiz yönetimde değil ya da söylediklerini yuttu.
Çünkü bilim bunun böyle olmasını söylüyordu.
Bir ülkede faizler kendiliğinden yükselmez veya düşmez. Bunun ekonomik nedenleri vardır. Bu nedenler üzerinde değerlendirme yapamazsanız sonuçlarına katlanırsınız.
Şimdi gelelim kendiliğinden çürüyen teze.
Hani faiz sebep enflasyon sonuçtu… Faiz yükseldiğine göre enflasyon da yükselecektir. Öte yandan durmadan enflasyonun düşeceğini söyleyip duruyorsunuz.
Nasıl düşecek o zaman?
Belli ki düşmeyecek. Korkulur ki daha da yükselecek!
Öte yandan Müslüman halkı da faiz günahına batırdınız iyice. Nas mas kalmadı!
Bugün hâlâ geçmişte savunduğunuz ekonomik tezlerinizi savunuyor musunuz? Savunuyorsanız faiz artışlarına müdahale edin o zaman.
Yok, o zaman yanlış düşünüyormuşum diyorsanız kim bilir daha ne yanlış kararlar vermişsinizdir!25 yıldır ülkeyi deneme yanılma yöntemiyle idare ediyorsunuz;
Sırf bilimi siyasetin gerisinde bırakmak için.
Faizi düşük tutacaksınız diye talimatlar verip toplumsal sonuçlarını görüp geri adım atıyorsunuz. Deniyorsunuz ve yanılıyorsunuz. Bu sefer kendi tezinizi kendiniz çürütüp faizi yükseltiyorsunuz. Oysa bunlar gerçek ekonomistlerin bildiği bilimsel sonuçlardır.
Bu toplumsam deney topluma çok pahallıya mal oluyor, bir de bunu bilseniz!
Yanlışınızı söyleyenlere bu kadar celallenmeseniz hem sizin işiniz kolay olacak hem de toplumun önünü görme becerisi ortaya çıkacak ama yasalar karar verme yetkisini size vermiş. Kararın doğruluğu veya yanlışlığı bir ülke insanının tümünü etkiliyor.
Başa dönersek; ülkemizde sizin öyle değil demenize rağmen bir şeyler iyi gitmiyorsa ekonomimiz iyi değil demektir.
Ekonomimiz iyi değilse siyaset bilimin önüne geçmiş demektir.
Durum ortada!
Anasayfa
Yazarlar
Nihat Öztürk
Yazı Detayı
Bu yazı 477+ kez okundu.
KENDİ TEZİNİ ÇÜRÜTMEK
Bir ülkede ekonomi iyi değilse hiçbir şey iyi değildir. Ekonomi kötüyse her şey kötüdür. Ekonomisine bakarak o ülke hakkında karar verebilirsiniz.
Yine bir ülkede siyaset bilimin önüne geçmişse durum daha da kötüdür.
O ülkede bir de buna bakarak bir kanaat oluşturabilirsiniz.
Demokrasi ile idare edilen ülkelerde yöneticiler seçimle belirlendiği için seçilen yöneticinin her konunun uzmanı olması beklenemez.
Yöneticiler yönetimle ilgili kararlar verirken bilim adamlarından destek alırlar. İşin uzmanından bilgi alarak karar verirler.
Günümüzde hemen her konuyu ilgilendiren bilim dalları ve bilim adamları var.
Bir yönetici ekonomi alanında akademik bir eğitim almamışsa kendisini ekonomist ilan edemez. Bu bilime saygısızlıktır.
Kaldı ki ülkeyi götüreceği nokta da bellidir!
Ben ekonomistim dedi ve bilim adamlarının muhtemelen güldüğü bir tez koydu ortaya. Faiz sebep enflasyon sonuçtur.
Faiz bir etken olabilir belki, ancak bilimsel değerlendirmeler yüksek enflasyonu farkı nedenlerle açıklıyorlar.
Bu da yetmedi; faizin dinsel değerlendirmesiyle de destek bulmaya çalıştı ortaya attığı teze. Dinsel anlamda faizin büyük bir günah olduğunu ilk defa ondan duymuyoruz. Ancak yüksek faizin nedenlerini de açıklıyor bilim adamları.
Bu nedenleri ortadan kaldıramadığınız sürece faize mahkûmsunuz!
Siyasetin önüne geçtiği bilim böyle diyor.
Ve bu tartışmalar arasında bugünlere geldik.
Seçimler yapıldı, yeni alt kadrolar oluşturuldu. Ekonominin başına gelen ekip işe faizleri yükselterek başladı. Kendisini ekonomist ilan eden yöneticiden hiç itiraz gelmedi.
Bu kardeşiniz yönetimde olduğu sürece faizler yükseltilmeyecek sözünü kim söylemişti? Ya kardeşimiz yönetimde değil ya da söylediklerini yuttu.
Çünkü bilim bunun böyle olmasını söylüyordu.
Bir ülkede faizler kendiliğinden yükselmez veya düşmez. Bunun ekonomik nedenleri vardır. Bu nedenler üzerinde değerlendirme yapamazsanız sonuçlarına katlanırsınız.
Şimdi gelelim kendiliğinden çürüyen teze.
Hani faiz sebep enflasyon sonuçtu… Faiz yükseldiğine göre enflasyon da yükselecektir. Öte yandan durmadan enflasyonun düşeceğini söyleyip duruyorsunuz.
Nasıl düşecek o zaman?
Belli ki düşmeyecek. Korkulur ki daha da yükselecek!
Öte yandan Müslüman halkı da faiz günahına batırdınız iyice. Nas mas kalmadı!
Bugün hâlâ geçmişte savunduğunuz ekonomik tezlerinizi savunuyor musunuz? Savunuyorsanız faiz artışlarına müdahale edin o zaman.
Yok, o zaman yanlış düşünüyormuşum diyorsanız kim bilir daha ne yanlış kararlar vermişsinizdir!25 yıldır ülkeyi deneme yanılma yöntemiyle idare ediyorsunuz;
Sırf bilimi siyasetin gerisinde bırakmak için.
Faizi düşük tutacaksınız diye talimatlar verip toplumsal sonuçlarını görüp geri adım atıyorsunuz. Deniyorsunuz ve yanılıyorsunuz. Bu sefer kendi tezinizi kendiniz çürütüp faizi yükseltiyorsunuz. Oysa bunlar gerçek ekonomistlerin bildiği bilimsel sonuçlardır.
Bu toplumsam deney topluma çok pahallıya mal oluyor, bir de bunu bilseniz!
Yanlışınızı söyleyenlere bu kadar celallenmeseniz hem sizin işiniz kolay olacak hem de toplumun önünü görme becerisi ortaya çıkacak ama yasalar karar verme yetkisini size vermiş. Kararın doğruluğu veya yanlışlığı bir ülke insanının tümünü etkiliyor.
Başa dönersek; ülkemizde sizin öyle değil demenize rağmen bir şeyler iyi gitmiyorsa ekonomimiz iyi değil demektir.
Ekonomimiz iyi değilse siyaset bilimin önüne geçmiş demektir.
Durum ortada!
Ekleme
Tarihi: 02 Eylül 2023 - Cumartesi
KENDİ TEZİNİ ÇÜRÜTMEK
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.