Merakla, özlemle, sabırla beklenen 2023 yılına girmemize dört ay kaldı.
Herkes farklı bir bekleyiş içinde… Herkesin 2023 düşü bambaşka.
Biz öncelikle cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılı olması açısından çok önemsiyoruz 2023 yılını. Yüz yıllık cumhuriyetimizle gurur duyacağız.
Ama başka açılardan bakanlar da var!
Öncelikle 2023 yılında Lozan Antlaşması'nın gizli maddeleri yürürlükten kalkacak. Türkiye yer altı zenginliklerini serbestçe kullanabilecek. Madenlerini çıkartacak, işleyecek ve satacak. Türkiye yeni bir evreye girecek.
Bugüne kadar Lozan'ın gizli maddeleri yüzünden bunları çıkartamadık ve işleyemedik. Ülkemizin yüz yıldır çektiği bütün ekonomik sorunların nedeni Lozan'ın gizli maddeleriydi. Artık bunlar kalkıyor.
Diyeceksiniz ki ülkemizde onlarca maden şirketi dağı taşı delik deşik edip maden çıkartıyor ve işliyorlar! Bunlar muhtemelen kaçak madencilik yapıyorlar.
Lozan'ın gizli maddelerine göre yapamazlar.
Dört ay sonra gireceğimiz 2023 yılında bu gizli maddelerin hükmü kalmayacak. Maden zengini Türkiye bunları işleyerek halkının refah seviyesini daha da yükseltecek.
Karadeniz'de bulduğumuz doğalgazı da 2023 de çıkarmaya başlayacağız. Bunun Lozan'la bir bağlantısı yok. Daha yeni bulduğumuz için çıkartılması ancak 2023 yılına yetişebiliyor. Düşünsenize, kendi doğal gazını üreten bir ülkede neler olmaz.
Dışarıdan gaz taşıyan bütün vanaları kapatıyoruz. Ülke içinde daha önceden döşenen doğalgaz borularına Karadeniz'den çıkardığımız gazı bağlıyoruz. Doğalgazda görülmemiş ucuzluk yaşanacak ülkemizde.
İnsanlarımız doğalgaza verdikleri paraları başka işlerinde kullanacaklar. Ev alacaklar, araba alacaklar. Tatile gidecekler, çocuklarını özel okullarda okutacaklar. Özel sağlık sisteminden yararlanacaklar.
Araba demişken; yerli otomobilimiz de 2023 de yollara çıkacak.
Ülkemizin gururu otomobiller seri üretimle piyasaya damgasını vuracak. Beklenen o ki otomobil fiyatları da düşecek. Yerli araba hiç ithal araba kadar pahallı olur mu?
Yine önemli gelişmelerden birisi de petrolde yaşanacak. Akdeniz'de sondaj çalışmaları sonunda bulduğumuz petrol de yeni yılla birlikte hayatımıza girecek. Bunun da Lozan'la bir ilişkisi yok. Onu da yeni bulduk. Tesis kurmak falan derken ancak yetişiyor.
Belli ki petrol fiyatları da ucuzlayacak. Dışarıdan dövizle almıyoruz ki döviz fiyatı arttıkça petrol fiyatı da artsın. Akdeniz'den çıkan yerli petrolü işle işle kullan… Bu tesislerde binlerce insan çalışacak. Evlerine ekmek götürecekler.
Dahası dış piyasaya bile satacağız ihtiyaç fazlasını. Döviz gelecek oluk oluk!
Akaryakıttan Özel Tüketim Vergisi alınmayacak. Katma Değer Vergisi de düşecek. Araba yerli ve ucuz, akaryakıt yerli ve ucuz; daha ne istesin böyle bir ülkenin insanları!
Bütün bunlar ancak 2023 de ve sonrasında olacak. Onun için bu özel yıl sabırsızlıkla beklenmez mi? Özlemle beklenmez mi?
Cumhurbaşkanlığı seçimlerine hiç girmiyorum. Bütün bunlar olurken bir de istikrarı sürdürecek bir cumhurbaşkanı seçilirse seyredin Türkiye'yi o zaman.
Avrupa'sı Amerika'sı çatır çatır çatırdayacak diyorlar. Dünya tam orta yerinden çatlayacak diyorlar. Belki ay da çatlayacak güneş de çatlayacak.
Çok kalmadı, biraz daha sıkın dişinizi. Azıcık daha sabır, sonrası inanamayacağınız kadar selamet diyorlar.
Aslında baştan beri yazdıklarımızın hepsini diyorlar.
Bu söylemler onlara ait. Biz sadece bu parıltılı günleri yaşamak için gün sayıyoruz.
Böyle bir ülkeye geçiş yapmak için gün sayılmaz mı? Dört ay dediğin ne ki, göz yumup açıncaya kadar geçer diyorlar.