Yıl 1933 Ahmet dedem baba,Naime babaannem ilk çocuklarına kavuşmuşlar.Adını Temel koymuşlar. O yıllar kıtlık yıllarıymış.Dedem değirmencilik eder,Babaannem ev işlerini kotaran ev kadını.Hayatın tüm yokluklarına katlanarak etrafı brandadan bir evde kalmışlar yıllarca.Temel büyüdükçe hayalleri de büyüdükçe hayalleri de büyümüş olacak ki hayatla daha çok savaşmaya başlamışlar.Dedem ufacık bir adammış.Büyümeye zaman bulamamış,Uzun abadan ceketi,başında kasketi Değirmenin bentlerinde,dönen taşında rızgını aramış hep.Çalmadan çırpmadan ,haram yemeden bir lokma ekmeği paylaşmış ailesiyle.Temel büyümüş.Okul çağına gelince Okula yazdırmışlar.O zaman Yeni kurulan Yücel ilk okuluna yazdırmışlar .Öğretmeni Aziz efe adında ordulu bir öğretmenmiş.Bilge ve hiç evlenmemiş.Bir gün Aziz efe dedeme haber yollamış.
-Okula kadar gelsin demiş.
Temel Beşinci sınıftaymış
-Ahmet aga bu temeli okut bunda istikbal var. Dedem ezilip büzülmüş
-Nasıl okuturum.Durumum yok ki.Nereden bulurum.Zaten zar zor geçimimizi sağlıyoruz.Bir değirmen o da ancak ekmek parası.
Aziz Efe üzülmüş önüne bakmış.
-Sen bilirsin Ahmet aga demiş.
Temel'in tahsil hayatı beşinci sınıfın sonunda bitmiş.Dedem onu kasabada Bir tamirhaneye çırak vermiş.Ustası çakı,bıçak yaparmış.Haftada eline birkaç kuruş harçlık verir Oda onu sevinçle dedeme verirmiş.Çakı,bıçak derken usta kasabaya selamet adında bir otobüs almış.Selamet kasabadan Trabzon'a sefere başlamış.Temel'de selamet'e muavin olmuş.O eski dar yollarda saatlerce süren çileli toz duman yolculukların sonunda hayat bir kasaba,bir Trabzon yıllarca sürmüş.Temel boylu kara kaşlı burma bıyıklı Delikanlı olmuş.İlk şöförlerden olmuş derken oto tamirciliğine başlamış.Yıllar yılları kovalamış.Asker olmuş.Ver elini Çanakkale'nin Gelibolu ilçesinde vatani görevini yapmış.Asker dönüşü yıl 1958 de Nazmiye ile evlenmiş.Nazmiye ne güzel bir kızmış ki Bir birlerine Öyle yakışmışlar ki,Onlar da fakir hanelerinde mutlu yaşarken Mustafa doğmuş.Kasaba da geçinmek zorlaşınca Ver elini İstanbul demişler. Kulaksızda içinde kuyulu bir evde beş yıl kalmışlar.Patlak gözlü Mustafa'larıyla avunmuşlar.Fakirlik kol gezerken gurbette ekmek vermeyince ver elini kasaba demişler. Nazmiye Köylerde,Temel gurbetlerde, Mustafa mekteplerde Gün geçirirken ,Yıllar su gibi akmış anılar pınar olmuş.O anıları anlatmaya kağıtlar yetmez kıssadan hisse Nazmiye Mustafa'nın Anası,2020 Ocak ayının
Yirmisinde yitip gitmiş bu diyardan,Temel Mustafa'nın babası göçü verdi dayanamayıp bu gidişe 2021 yılının on sekizinde Geçen yıl bu akşam zemherinin zifiri karanlığında.Bu hayatta daha çok hayatlar kardeşler var roman olacak.Şimdilik Anamla,Babamı anmak yad etmek için özetledim yazdıklarımı.Babamı,Annemi özlemle anarken,Şu an ağlarken onları rahmetle anıyor.Aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyorum. Baba dağ,Ana canmış Yaşarken onlar yokken anladım.Allah rahmet etsin,Mekanları cennet olsun....Saygılarımla. M.Yayla-Görele