Ben ufacık çocukken evimize bakan yamaçlarda çakallar ulurdu.Hele akşam yaklaşınca çakal ulumalarına kara kargaların çığlıkları karışır kara kargalar sürülerle kanat çırpıp gök güzüne sanki kapkara bir perde çekerlerdi. Gün kararır ufacık evimizin yıllanmış tahta kapısından içeri girer, Annemin tutuşturduğu çoban ateşinin kızıl ışığında kocaman mindere kurulur Önümüze gelecek sofrayı,mis tereyağı kokan taze inek sütünden unla çırpılmış şekerli muhallebiyi beklerdik.Kedi gibiydik.Günün yorgunluğu dizlerimize çöreklenir,diz kapaklarımızdaki yaraların biberiye sürmüş gibi yanmasıyla oflar puflardık.Annem çatmada ki gaz lambasını yakınca,ufacık pencerelerin haseden perdelerini indirince evin içine bir gariplik çöker tavandan çırçır böceği sesleri kurtlanmaya yüz tutmuş delik kalaslardan akan ırmak gibi evimize dolardı.Ne televizyon,ne radyo vardı.Annemin dilinde bazen ninni,Ocakta yanan yarmaçaların çıtlaklar saçarak yanarken çıkardığı sesler vardı.Bazen tavanda kocaman fareler ışıktan korkar takırtılarla tavanı bir uçtan diğer ucuna koşalardı.Ne büyük olurdu fareler.Alışmıştık onlara.Farelerden korkmazdık da kapıda karanlıkta önümüze çıkan kocaman paltan kurbağalardan öyle korkardık ki.Hele büyüklerimiz,Üzerinden atlarsan çarpılırsın,ağzın eğilir derde kalırsınız derlerdi.Geceleri uykularımız bölerdi kurbağalar.Hele yatarken duvar aralarından çıkan mat renkli pis kokulu tahta kuruları.Dokunsanız patlarlardı.Beyaz badanalı duvarlarımızı kan lekeleri kaplardı.Hele bir ısırdı mı nohut büyüklüğünde şişerdik pembe pembe. Gün doğunca perdeler gecenin karanlığı ile kalkar Annemin sesiyle yataktan kalkardık.Folluktan yumurtaya koşardık.Annem süt kaynatırdı.O sütlerin buğusunda nefesimiz açılır dilimizde lezzet uçardık güne.Horozlarımız öter, tavuklarımız gıdaklarken fırlardık ahşap kapıdan dışarı.Ta akşama kadar koşar koşardık.Acıktık mı kapıya kadar gelir bir dilim ekmek verirdi annem üzerine tereyağ sürerdi.Kesmezdi bir dilim yine yine derdik.Biz istedikçe annem daha bir sevinçle verirdi ekmeği elimize .Ekmekte tat vardı.Benim çocukluğumda yaşamak vardı....M.Yayla-Görele