Hayrettin Günay
Köşe Yazarı
Hayrettin Günay
 

DEĞİNMELER

1. Mehmet Kaçar telefon etti İzmir'den. Ozan Dursun Ali Akinet geliyormuş. Tire­bolu'da, dedi. On dakikada geçtim okul yanına. Cillioğlu-Sağlık köyü mezarlığına. Yarım saat sonra geldi Dursun Ali Akinet, oğlunun aracıyla. İndiler. İlk karşılaşma, tanışma sözcükleri... Aracı okulun yanında bıraktık. Yürüyerek çıktık "mezarlığın" başına. Giriş. Pınar. Kahvecioğulları... Kacaroğulları... Ahmet Kaçar'ın anası, karde­şi, kız kardeşi, halası, ağabeyi, yengesi... Amcası, yakınları... Dua ettik, fotoğraf çekildi. Durmadan konuşuyoruz. Her tümce Ahmet Kaçar'ın bir yönü, bir nüktesi, bir şakası, bir şiiri, bir şarkısı üstüne... Dursun Ali Akinet. Ah­met Kaçar'ı sevgiyle, saygıyla dile getiriyor...Yıllar önceki gelişinden söz ediyor. Ahmet Kaçar, çok "şeyler" anlatmış köyümüz üstüne. Köyün ekinini, türküsünü, şiiri­ni, düdüğünü, bağlamasını, kemençesini, davulunu, zurnasını, düğününü, eğlencesini, konaklarını... yaratıcı insanlarını... Anımsadıklarıyla yineliyor Dursun Ali Akinet... Okulun bahçesinde oturuyoruz epeyce. Sonra uğurlama. Artvin'e gidiyorlar. Oradan Erzurum'a geçecekler, Oradan da yurdumuzun iç yörelerini geze geze Fatsa'ya inecek­ler... Bir gün sonra Nihat Öztürk'e telefon ediyorum. Dursun Ali Akinet'in Ahmet Kaçar "ziyaretini" anlatıyorum... Nihat, önemli ozanımıza ulaşıyor. Çekilen fotoğraflardan alıyor. Aldıklarını Yeşilgiresun gazetesine aktarıyor... Haber olsun. "Kayda geçsin" diye... 2. Kurban Bayramı'nda Harun Yöndem yurduna, köyüne geldi. Görele'deyim, Terziali'de­yim. dedi. Gün verdi. O günü Görele'ye ayırıyorum, dedi. Cillioğlu'nda oturduğumu bili­yor. Ya ben geleyim ya da sen Görele'ye in dedi... Epey yıl girdi araya parkta otur­mayı, "laf etmeyi" özlemişiz... Harun Yöndem'le Hayrettin Günay bir araya gelmişse ne konuşulur... Türkülerimiz, çalgılarımız, ekinimiz, düğünümüz... Şiirler, öyküler... çekimler, belgeseller, radyo iz­lenceleri... Kısası yerelden ulusala sanatımız... müzik, yazın, oyun, resim... Dilimiz, Türkçemiz... Çepniliğimiz, Oğuzluğumuz, Türkmenliğimiz... Yaratıcılığımız... Yaşam biçimimiz... Üretimimiz. Sözcük, Türkçe yaratıcılığımız... O BENİM GENÇLİĞİMDİ'yi veriyor Harun Yöndem, Sevgili Hayrettin Günay'a en iyi dileklerimle, Haziran, 2024,Görele... Tümceleriyle... Öykülerini kitaplaştırmış sanatçı. Bir ara söz önemli öykücümüz Naim Tirali üs­tüne konuyor. Bu öykülerime güveniyorum, diyor Harun Yöndem... Tirali'den aşağı de­ğildir... En kısa sürede okuyacağımı, değerlendireceğimi, Yeşilgiresun'daki köşemde O BENİM GENÇLİĞİMDİ'yi yazacağımı söylüyorum... Kültür Hazinemiz KEMENÇEMİN ÜSTÜNE yapıtımdan söz ediyorum. Yapıtın içinde sen de varsın, diyorum... Teşekkür ediyor.. Çayları Harun Yöndem ödüyor, ben seni çağırdım diyerek... Ayrılıyoruz. O Terziali'ye ben Cillioğlu(Sağlık, Çürükeynesil)'na yöneli­yoruz. Dükkana geliyorum oğlum Özgür Yetkin Günay'dan bir kitap getirmesini istiyorum. Harun Yöndem Kardeşim'e imzalıyorum... Harun Yöndem gelince verirsin diyorum, Özgür'e... 3. 1992'de yitirmiştik Cevdet Kudret'i... Otuz iki yıl olmuş... Bir daha gelmemek üzere gitmiş...Yapıtları, yapıtları yaşıyor, yaşayacak... Okuyanı bilgilendirecek, ışık saçacak okuyana... Dil, kültür, yazın... öğrencilerine... Dil, kültür, yazın araştırma­cılarına... Neyi araştırırsan araştır Cevdet Kudret kaynağı çıkacak karşına... Yazın tarihi, ortaoyunu, karagöz... Türk öykücülüğü, Türk romancılığı, yazın eleş­tirimiz, denemeciliğimiz, Türkçe araştırmacılığımız... Lise Türk Dili ve Edebiyatı Ders kitabı... neyi araştırırsak araştıralım onun yazdıkları önemli... Öğretmenimiz... Tüm yazanların öğretmeni, tüm yazanların... Cevdet Kudret...
Ekleme Tarihi: 04 August 2024 - Sunday

DEĞİNMELER

1.
Mehmet Kaçar telefon etti İzmir'den. Ozan Dursun Ali Akinet geliyormuş. Tire­bolu'da, dedi. On dakikada geçtim okul yanına. Cillioğlu-Sağlık köyü mezarlığına.
Yarım saat sonra geldi Dursun Ali Akinet, oğlunun aracıyla. İndiler. İlk karşılaşma, tanışma sözcükleri... Aracı okulun yanında bıraktık. Yürüyerek çıktık "mezarlığın" başına. Giriş. Pınar. Kahvecioğulları... Kacaroğulları... Ahmet Kaçar'ın anası, karde­şi, kız kardeşi, halası, ağabeyi, yengesi... Amcası, yakınları...
Dua ettik, fotoğraf çekildi. Durmadan konuşuyoruz. Her tümce Ahmet Kaçar'ın bir yönü, bir nüktesi, bir şakası, bir şiiri, bir şarkısı üstüne... Dursun Ali Akinet. Ah­met Kaçar'ı sevgiyle, saygıyla dile getiriyor...Yıllar önceki gelişinden söz ediyor. Ahmet Kaçar, çok "şeyler" anlatmış köyümüz üstüne. Köyün ekinini, türküsünü, şiiri­ni, düdüğünü, bağlamasını, kemençesini, davulunu, zurnasını, düğününü, eğlencesini, konaklarını... yaratıcı insanlarını... Anımsadıklarıyla yineliyor Dursun Ali Akinet...
Okulun bahçesinde oturuyoruz epeyce. Sonra uğurlama. Artvin'e gidiyorlar. Oradan Erzurum'a geçecekler, Oradan da yurdumuzun iç yörelerini geze geze Fatsa'ya inecek­ler...
Bir gün sonra Nihat Öztürk'e telefon ediyorum. Dursun Ali Akinet'in Ahmet Kaçar "ziyaretini" anlatıyorum... Nihat, önemli ozanımıza ulaşıyor. Çekilen fotoğraflardan alıyor. Aldıklarını Yeşilgiresun gazetesine aktarıyor... Haber olsun. "Kayda geçsin" diye...
2.
Kurban Bayramı'nda Harun Yöndem yurduna, köyüne geldi. Görele'deyim, Terziali'de­yim. dedi. Gün verdi. O günü Görele'ye ayırıyorum, dedi. Cillioğlu'nda oturduğumu bili­yor. Ya ben geleyim ya da sen Görele'ye in dedi... Epey yıl girdi araya parkta otur­mayı, "laf etmeyi" özlemişiz...
Harun Yöndem'le Hayrettin Günay bir araya gelmişse ne konuşulur... Türkülerimiz, çalgılarımız, ekinimiz, düğünümüz... Şiirler, öyküler... çekimler, belgeseller, radyo iz­lenceleri... Kısası yerelden ulusala sanatımız... müzik, yazın, oyun, resim... Dilimiz, Türkçemiz... Çepniliğimiz, Oğuzluğumuz, Türkmenliğimiz... Yaratıcılığımız... Yaşam biçimimiz... Üretimimiz. Sözcük, Türkçe yaratıcılığımız...
O BENİM GENÇLİĞİMDİ'yi veriyor Harun Yöndem, Sevgili Hayrettin Günay'a en iyi dileklerimle, Haziran, 2024,Görele... Tümceleriyle...
Öykülerini kitaplaştırmış sanatçı. Bir ara söz önemli öykücümüz Naim Tirali üs­tüne konuyor. Bu öykülerime güveniyorum, diyor Harun Yöndem... Tirali'den aşağı de­ğildir... En kısa sürede okuyacağımı, değerlendireceğimi, Yeşilgiresun'daki köşemde O BENİM GENÇLİĞİMDİ'yi yazacağımı söylüyorum...
Kültür Hazinemiz KEMENÇEMİN ÜSTÜNE yapıtımdan söz ediyorum. Yapıtın içinde sen de varsın, diyorum... Teşekkür ediyor.. Çayları Harun Yöndem ödüyor, ben seni çağırdım diyerek... Ayrılıyoruz. O Terziali'ye ben Cillioğlu(Sağlık, Çürükeynesil)'na yöneli­yoruz.
Dükkana geliyorum oğlum Özgür Yetkin Günay'dan bir kitap getirmesini istiyorum. Harun Yöndem Kardeşim'e imzalıyorum... Harun Yöndem gelince verirsin diyorum, Özgür'e...
3.
1992'de yitirmiştik Cevdet Kudret'i... Otuz iki yıl olmuş... Bir daha gelmemek üzere gitmiş...Yapıtları, yapıtları yaşıyor, yaşayacak... Okuyanı bilgilendirecek, ışık saçacak okuyana... Dil, kültür, yazın... öğrencilerine... Dil, kültür, yazın araştırma­cılarına... Neyi araştırırsan araştır Cevdet Kudret kaynağı çıkacak karşına...
Yazın tarihi, ortaoyunu, karagöz... Türk öykücülüğü, Türk romancılığı, yazın eleş­tirimiz, denemeciliğimiz, Türkçe araştırmacılığımız... Lise Türk Dili ve Edebiyatı Ders kitabı... neyi araştırırsak araştıralım onun yazdıkları önemli... Öğretmenimiz...
Tüm yazanların öğretmeni, tüm yazanların... Cevdet Kudret...

Yazıya ifade bırak !
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.