Sevgiye, Sevgiliye; Şiirden Güzel Hediye Mi Olurmuş?...
Dünya Üzerindeki Bütün Sevgilerin, Sevgililerin, Değerine Paha Biçilemez Sevdaların, Sevdalıların "Günü" Kutlu Olsun!...
Bu Evrende "Sevgiyi Üstün Kılanlara"...Aşkla.
Altın ne oluyor, can ne oluyor,
İnci, mercan da nedir?
Bir sevgiye harcanmadıktan
Bir sevgiliye feda edilmedikten sonra.
(Hz. Mevlana)
Yıl 365 gün. Neredeyse boş geçen bir gün ya da hafta yok. Yok şu günü, yok bu haftası? Yazmaya kalksam sayfalar yetmeyecek. Bugün 14 Şubat Sevgililer günü olarak kutluyoruz. Tüm dünya tarafından onaylanmış bir gün, kutlanmadan olur mu hiç. Olmadı zaten, hatta zorunlu hale bile geldi. Aşk çok geniş bir kavramdır aslında. İnsan sevgisi, anne-baba-evlat sevgisi, hayvan sevgisi say say bitmez. Sevginin, sevilmenin, hele hele sevgini göstermenin günü olmaz ya, bugünün bana tek hatırlattığı budur. Ama 14 Şubat farklı bir gün oluverdi. Bu gün geldiğinde aklıma hep kavuşamayan âşıklar gelir. Ferhat ile Şirin, Arzu ile Kamber, Kerem ile Aslı gibi? Hüzünlenirim. Üzülürüm.
Oysa aşk sevmektir ve sevdiği olmaktır. Sevdiğini kendisi gibi hatta kendisinden de çok sevmektir aşk. En önemlisi de sevgiyi istemektir aşk. Aşk ortak yaşamdır; Tek kalp, tek vücut, tek beyin, tek gönül gibi. Tıpkı reklamlarda izlediğimiz köydeki yaşlı amcamın eşine aldığı sevgililer günü hediyesi için teyzenin ?Bu nedir? sözü karşısında amcanın ?Bugün sevgililer günü, adettendir? demesi gibi.
Sevgili olmak, sevmek demekti ama bugünlerde bir de sevgililer gününde hediye beklemek gelenek haline geldi. Allah aşkına sevgililer gününde neyi kutluyoruz? Sevgimizin büyüklüğünü mü? Sevginin ya da aşkın tanımını mı?
Neyi kutluyoruz? ?Kutlama var? sözü dünya insanları için manası olan ya da olmayan bir tören için kutlanan oldu maalesef. Sevgililer günü yaklaşırken her tarafta kalpler uçuşmaya başladı. Sosyal medya, gazeteler, televizyonlarda kurabiyeler, bardaklar, peçeteler, bluzlar, çantalar her şey de kalp var. Hani sevgi yürekti. Hani duygularımızın kaynağı kalpti. Ne oldu ticari malzeme mi oldu? Bari kalbimizi satmayalım? Evet, sevgi parayla satın alınamaz. O yürek işidir. Laftan hiç anlamaz. Hele paradan hiç ama hiç anlamaz. Modernleşme ile birlikte aşkta kapitalizmden payını almış oldu. Modernleşme ile birlikte aşk sevgisini kaybetti, huzursuz oldu. Başka şeyler aramaya başladı. Yani sadece karşındaki ile var olmak. Sıkılma ya da yorulma kısmı ise sanırım kovalanan kaçar misali olsa gerek. Sarmaşık misali neye dolandığımızı bilmeden yaşıyoruz. Bize sevgililer günü diyorlar kutluyoruz. Çünkü tutunmuşuz sarmaşığa. Kalplerimizin restorasyonunu kapitalizme devretmişiz. Onlar ne isterse onu yapıyoruz. Sevginin günü olmaz beyler, bayanlar. Hele hele beklemeye, bekletmeye hiç gelmez. Sevdikleriniz kim olursa olsun, yarına bırakmadan sımsıkı sarılıp, ? Seni seviyorum? deyin. Kalın sağlıcakla...
Sevginin günü olmaz; sevgiler gönüldedir.
Sevgiler sözle olmaz, insanın kalbindedir.
Sevgi yılda bir kez olmaz, sevgiler ömürdedir.
Ondört şubatla değil, sevgiler aşkla dile gelir.
Hediyeler güller, sevgiye ölçü olmaz,
İçten gelen öpücüğün, yerini dolduramaz,
Sevgiler şubatın ondördünde hatırlanmaz,
Kalp kalbe karşı ise, sevenler ayrılamaz.
Ondört şubattan sonra; sevgiler bitiyor mu?
Yılda bir günlük sevgi sizlere yetiyor mu?
Hediyeler sadakatın yerini tutuyor mu?
Leyla'lar, Mecnun'lar unutuluyor mu?
Aşkı tarif edemeyen; sevmesini ne bilecek?
Aşkı tarif etmek için, hediye mi gerekecek?
Ekmeğini zor bulan sevdiğine ne verecek?
Sevmesini bilen insan; Ferhat gibi dağ delecek.
Sinan Gündoğ