Bundan altı ay önce Haziran ayında Görele Devlet Hastanesi’nde yaşanan uzman doktor eksikliğiyle ilgili bir yazı yazdık.
Bekledik ki bir yetkili konuyla ilgili bir açıklama yapar ve kamuoyunu bilgilendirir! Görele Devlet Hastanesi’nde neden doktor eksikliği yaşandığını açıklarlar.
Vatandaşlar neden Vakfıkebir’e, Trabzon’a, Giresun’a, Tirebolu’ya, Espiye’ye gitmek zorunda bırakıldıklarını öğrenirler.
Siyasilerimizin bu sorunu çözmede neden çaresiz kaldıklarından haberdar olurlar. Herkes birbirine hep aynı soruyu soruyor, neden hastanemizde uzman doktor yokluğu yaşıyoruz? Görele bunu hak ediyor mu? Ne kabahat ettik ki buna layık görülüyoruz?
Oy mu vermedik, seçim mi kaybettiniz?
Tam da; Ne istediniz de vermedik denilecek bir durum!
Beklediğimiz açıklama ve bilgilendirme gelmedi.
İlçe siyasileri duymamazlıktan geliyorlar her nedense?
Biz de bunun üzerine Sağlık Bakanlığına bir yazı yazarak konu hakkında bilgi almak istedik. Bir vatandaş olarak dilekçe verme hakkımızı kullanarak Sağlık Bakanlığına bir dilekçe gönderdik.
Bakanlıktan alacağımız bilgileri paylaşacak, siyasilerin bilgilendirmediği Görelelileri basın olarak biz bilgilendirecektik.
Altı ay geçmiş olmasına rağmen dilekçemize cevap veren olmadı.
Bir bakanlık yetkilisi iki satır yazı yazamadı Görele Devlet Hastanesi’yle ilgili.
Şu şu nedenlerle hastanemizde yeterli uzman bulunduramıyoruz diyemedi. İmkânlarımız ölçüsünde önümüzdeki şu süreçte ilgili hastaneye yeterince doktor göndereceğiz diyemedi. Böyle bir çalışmamız var diye iki cümle yazıp gönderemedi.
Demek ki doktor bekleyişimiz boşunadır.
Vatandaşın dilekçesine cevap göndermeyen ilgili kurum hastaneye doktor mu gönderir! Biz dilekçemize cevap beklemekten sizler de hastaneye doktor beklemekten vazgeçelim. Belli ki ulu devletimiz, yüce hakanımız bizleri muhatap almıyor.
Eski Türkiye’de ilgili kurumların en geç bir ay içinde dilekçelere cevap verme zorunluluğu vardı. Yanılmıyorsam bununla ilgili bir de kanun vardı.
Olumlu ya da olumsuz mutlaka dilekçelere cevap verilmeyi emrediyordu bu yasa. Dilekçeye konu her ne ise tarih itibariyle ortaya çıkan gelişmeler dilekçe sahibine bildirilmek zorundaydı. Kanunun değiştiğini sanmıyoruz ancak yönetim belli ki kanunları uygulamıyor.
Altı aydır dilekçemize bir cevap alamayınca böyle düşünüyoruz.
Görele Devlet Hastanesi’nde bu altı aylık sürede bir gelişme oldu mu derseniz, maalesef o da olmadı. Uzman doktor eksikliği devam ediyor.
Belli uzmanlıkların dışında bir hasatlığı olanlar komşu ilçe ve illere gidiyorlar. Parasal anlamda kedisine güvenenler özel sağlık kurumlarına gidiyorlar. Bunun dışında kalanlar ise acil servise gidip ilaç yazdırıp dönüyorlar.
Ve, bu gerçek ilçenin siyasilerinde bir rahatsızlık yaratmıyor.
Hayat böyle mutlu mesut akıp gidiyor. Dadaloğlu’nun dediği gibi ölen ölüyor kalan sağlar bizimdir deyip sürüp gidiyoruz.
Sağlık olsun denilemeyecek bu konuda bile, sağlık olsun deyip geçiyoruz.
Diyecek başka söz kalmadığı için; sağlık olsun!
Altı aydır cevap verilmeyen dilekçemiz için de aynı şeyi söylüyoruz; sizin canınız sağ olsun beyim, yormayın kendinizi iki satır yazı için. Ne diyeceğinizi biliyoruz az çok!