Uyku uyur gibi çekip gidiyor insan.Akşam yemekten sonra uyuya kalmışım.saat 23.30 gibi uyandım.uykulu uykulu görme yetim tam net olmasada face denen sosyal medyaya söyle bir bakayım dedim.Çocukluğunda
Çırak olarak Mehmet amcanın yanında soğuk demirci çırağı idi.ufacık
O küçük yaşında yağlı
Elbisesi,demir pası tutmuş elleri geldi gözlerime.Ben ufacık cam dükkanında ufacık çekiçle camların kenarına çivi çakıp macun yaparken beni izlerdi.ufacık çekiç,ufacık elmasım gibi ufacık elleriyle oyun oynar gibi beni taklit eder ufacık cam macunuyla oynardı.Babası köy postacısıydı.zamanla çıraklık ustalığa dönüştü.Adem dükkan açtı.Ben uyurken Adem
Ölü vermiş.Gözlerim
Yaşardı.kulağıma zurna sesleri doldu.Çok güzel
Zurna çalardı.demiri eğip büken elleri, zurnanın perdelerinde yanık karadenizin yanık
Çığlıklarına dönüşürdü nefesi.Demiri şekillendiren örs gibiydi.
Örste kırılırmış.Ruhun sâd olsun Adem.Camcı
Seni çok özleyecek.Gecenin bu saatinde gecemi ışımaz
Karanlıklara çevirdin.kepenklerini daha açmayacak,zurnana üflemesen de gönlümde hep beraber yaşayacağız.ölümler dostların gönlünde hep yaşar.Nurlar içinde uyu
Adem.Sevenlerine sabırlar dilerim.SAİR NE DEMIŞ;"ÖLÜM HERKESİN BAŞINDA,
UYUDUN UYANMADIN
OLACAK" M.Yayla-Görele