Kimilerde yalnız bir gün geçirmek için giderim Trabzon'a. Görele'de yolcu indiren bi otobüse binerim çoğunca. Görele - Trabzon çalışan araçlarımıza da bindiğim olur. Bir saatte Trabzon'da olurum. Eynesil Tüneli'ni geçince Trabzon iline girilir. İlk ilçe Beşikdüzü'dür. Kısa bir süre Görele'ye bağlanmış bu güzel, aydın ilçe bir dönem Ülkemizin yüzaklarından 21 Köy Enstitülerinden birinin de olduğu ilçedir. Görele gibi Çepni ekini içindedir Beşikdüzü. Dilimiz, türkülerimiz... benzerdir. Halk müziğimizin çok değerli sesi İbrahim Can, Şalpazarı yolunun girişinden yükselen Akkese köyündendir. Emekli olduktan sonra boydan boya Sis Dağı'nı, ta aşağıdaki oyrağa tepeden Karadeniz! kuzeyden gören insanın içinde türkü çağırmayı uyandıran bir tepeye ev yaptırmıştır. Şadi Kaya'yla gittiğimizde "tam yaşanacak yer" demiştik. Beşikdüzüne uğradığımda kitapçılarından kitap satın aldığım olmuştur. Fol Deresi'nin İlerisi Vakfıkebir'dir. Tereyağı, ekmeği ünlüdür. Ekmek alacaksam Merkep fırından alırım. Geçmişi eskidir, ekmeği ekşi mayalıdır bu fırının. İlçe içinden geçen derede iki köprü vardır. Dere kıyılarında oturulacak, bir şeyler içilecek yerleri ilgilenenler için çekicidir. Yukarıdaki derenin batısı geniş bir alandır. Vakfı kebir pazarı buradan kurulur. Köylerden gelen kadınların sattığı tereyağı alınır. Bunları satanların ürettiği tereyağları Osmanlı saraylarına, konaklarına gidiyordu yıllar önce. "İbrahim Efendi Konağı" yapıtında "mutfak" bölümünde geçer. Vakfıkebir'den öte İskefye'dir. Günümüzdeki adı Çarşıbaşı. Küçüktür. Bölgemizdeki keşan, peştamal buranın bir iki köyünde dokunur. Önemli ölçüde hamsi avlayan balıkçı tekne­leri vardır Çarşıbaşı'nın. Ötesi. Ötesi Yoroz'dur. Küçük bir koydur. Koydan yukarıya aşağı düşecekmiş gibi görü­nen Yoros Tepesi yükselir, Yoros'u geçen yol üç kez değiştirilmiştir. İlk yol döne döne tepeye çıkar, tepeden öteye aşardı döne döne ine ine. İkinci yo 1980'lerin sonuna dek kullanıldı. Denize inen kayalıklar yarılarak yapılmıştı. Çok dardı. İki araç zar zor geçişirdi. Trabzon'a yolcu bırakıp geri dönen bir Görele otobüsü yıllar önce buradan denize uçmuş­tu... Üçüncü yol günümüzdeki. Deniz doldurularak yapıldı.Geniş, ikili yol.... Az kaldı Trabzon'a. Akçaabat'a giriyoruz. Akçaabat. Köftesiyle ünlendi. Boşa değil bu ün, gerçekten de "lezzetli" köfteleri. 1974'te kurumlaşan Nihat Usta bu tanıtımda en çok emeği olan. Son yıllarda ilçede birçok Akçaabat köftecisi var. Cemil Usta, Çelikler, Kolatoğlu, Saray, Limandaki görkemli Körfez... hangisine giderseniz gidin; köfte budur, dersi" niz. Hasan İzzettin Dinamo Akçaabatlı. Ahanda köyünden. Samsun'a göçüyor yokluk, açlık yıl­larında anasıyla, kardeşleriyle. Açlıktan kurtuluyor... Sonrası Kutsal İsyan, Kutsal Barış, Ateş Yıllan... gibi görkemli yapıtlar birçok toplumcu şiirler. Görele'de de üç yıl iç hastalıkları uzmanlığı yapan doktor, ozan İlhan Demiraslan'da burada toprağa verildi. Sazların İzinde/Kemençe belgeseli için Harun Yöndem'le Akçaabat'ta da çalıştık. Yukarıdaki korunan tarihsel mahallede çekimler yaptık. Akçaabat Stadı kentin çıkışında yolun üstünde. Buraya yakın yol üstünde "kavurmacı" var. Çıkıyoruz Akçaabat'tan. Söğütlü Deresi'ne geldik. Buradan yukarı: Düzköy'e, darı tarlala­rıyla bilinen Düzköy'e çıkılır. Köprüyü geçince denizle yol arasında top alanı, koşu alanı. Bu bölge eskiden tümden tarlaydı. Şimdi yüksek yapılı koskoca yerleşim. İleride TRT Trabzon Radyosu. Bir iki kez geldim buraya. TRT yayınlarından aldım. Repertvar aldım. Bu radyoya yılda bir iki kez ekin, sanat, tarih konularında 15 dakika konuşurum, Görele'den, telefonla... Az ileride, yolun güneyi Fatih Eğitim Fakültesidir. Buraya'da geldik belgesel çekimi için. Prf. Abdullah Akat'ı kemençe konusunda konuşturmak için... Akat dostumdur. Çepni tür­kü, kemençe araştırmacısıdır. Doğu Karadeniz Müzik Dans Günleri bilgi şölenine beni de ça­ğırmıştı... Sera Gölü'ne sapan yolu geçiyoruz. İlerisi Trafik Bölge. İki yıldır buradan ileri git­miyoruz. İleri geçiş için Tepe, kayalıklar delindi. Tünel yapıldı. Kıyı yolundaki yoğunluğu azaltmak için. Çünkü yıllar yılı balık avlanan, molozma dökülerek barbun, mezgit avla­nan Akyazı altı tümden dolduruldu. 40.000 kişilik Şenol Güneş Top Alanı yapıldı... Trabzon'a giriyoruz. Beşirli. Buralar 1970'lerde boydan boya, geniş mi geniş tarlalardı. Üretilen sebzeler tüm Trabzon'a yeterdi. Şimdi yüksek yapılar, yapılar, yapılar... 1980 sonrası önce yapı kooperatifleri girdi buralara. Sonra başlı başına bir kent oldu Beşirli. Yeni bir kent. Ben de bir daire edinmiştim 1980 sonlarında. Özlem Sitesi'nden. Hiç oturmadan sattım yıllar sonra. Görele'den oğlum Özgür'e daire aldım.