Yeni Türkiye’ye yeni vergiler bulmak lazım, bu başka türlü olmayacak. Eski Türkiye’nin vergileriyle yeni Türkiye’nin ekonomisini yönetemezsiniz. Eski dediğiniz her şey geçmişte kalmıştır. Atalarımız boşuna mı “Eskiye rağbet olsa bitpazarına nur yağardı” demişler! Eski vergilerin oranını artırmak veya motorlu taşıtlardan yılda iki defa vergi almak hiç hoş değil. Yakışmıyor Yeni Türkiye’ye. Bir de yönetim görmemezlikten gelse de toplumda hoşnutsuzluk yaratıyor. Geçenlerde ne oldu? Özel Tüketim Vergisini artırdınız ve o gece akaryakıt fiyatları rekor kırdı. Sonra da buna bağlı olarak iğneden ipliğe zam geldi. Bunun yerine yeni bir vergi koyarak hem istediğiniz parayı toplar hem de toplumda baş gösteren homurdanmalar olmazı. Bu yönetime oy verenler bile elim kırılsaydı diyor. Gelecek seçimde oy verip vermeyeceğini bilemeyiz ama bu tür söylemler hepimizin kulağına geliyor. Bunu yapana kadar yeni bir vergi getirirsiniz aranılan kaynağı bulmuş olursunuz. Mesela 2023 yılbaşında yürürlüğe giren konaklama vergisi gibi! İnsanın “Hay aklınla bin yaşa” diyesi geliyor. Evet ama yetmez diyorsunuz, belli oluyor! Yetmediği için de yeni vergiler öneriyoruz. Katma Değer Vergisini, KDV’yi Turgut Özel getirdi. Hem de güle oynaya, eğlenceli bir şekilde soktu hayatımıza. Tek kanallı televizyonda kısa ve sevimli tanıtım filmleri yayınlandı. Usta oyuncular bu filmlerle yeni vergiyi sevimli göstermeye çalıştılar. Başarılı da oldular. Halk KDV’yi sevdi. Özümsedi. Bağrına bastı. Demek ki yapınca oluyormuş! Şimdi sen tut yeni bir vergi bulana kadar KDV’yi artır; hiç yakışmıyor! Özel Tüketim Vergisini Bülent Ecevit koydu. 1999 depreminin ardından depremin yaralarının sarılması için geçici bir süreliğine ÖTV icat edildi. Halk bunu da sevdi ve öylesine sevdi ki kalıcı olmasını sağladı. Sen şimdi kalk yeni bir vergi koymak yerine ÖTV’ yi artır! Bu halk tabi ki homurdanır. 1999 un vergisiyle Türkiye Yüzyılını gerçekleştirmeye çalış! Olmuyor işte! İnsan biraz yaratıcı olur değil mi? İsteyince yapabiliyorsunuz; mesela “Kök Maaş” ne kadar isabetli bir tanım oldu. Yeni Türkiye’ye yeni tanımlar gerek. Vergiler de öyle. Motorlu taşıtlar vergisini yılda iki defa almak da neymiş? Dünyanın neresinde var böyle bir uygulama? Ülkede yaşayan taşıt sahipleri elbette itiraz edecektir bu vergiye. Onun yerine de yeni bir vergiyle çıkacaksın halkın karşısına. Hatta MTV’ yi hepten kaldırıp bunun yerine adı ilk defa duyulmuş bir vergi koyacaksın. İlk defa uygulandığı için de oranının yüksekliği dikkat çekmeyecektir. Televizyonlara halka şirin gelecek kısa filmler koyacak, vergileriniz yol su elektrik olarak size geri dönecek diyen yayınlar yapacaksın. Mesela o meşhur fıkrada olduğu gibi adı şu olana, tavuk satana, hanımından korkana vergi koyacaksın. Hem eğlenceli hem de kazançlı olacak! Bizim bölgede fındık satandan vergi alacaksın. Köydeki ev ve arazilere emlak vergisi getireceksin. Diploma vergisi, çay vergisi, su vergisi başlatacaksın. Baktın bunlar tuttu, halk özümsedi, hava vergisi bile koyabilirsin. Yenilik her zaman insanlara iyi gelir. Eski vergiler eski Türkiye’nin uygulamaları olarak tarihin çöp sepetine giderken pırıl pırıl, ışıl ışıl vergilerle ülkeyi bu çıkmazdan çıkaracaksın. Yeni vergiler koymazsanız bu dar boğazdan çıkış yok gibi görünüyor. Bunlar bizim önerilerimiz; siz en âlâsını bilirsiniz! Halkımız vergi konusunda yeni açılımlar bekliyor. Akil insanlarınız da görev bekliyor.