Ülkemizin en büyük evcil hayvan mağazası olan tcremix.org sitemizde kedi veya köpek besleyenler için hayatlarını kolaylaştıracak çok sayıda ürün bulunuyor. Bunların en başında mamalar geliyor eğer köpek besliyorsanız köpek maması başta olmak üzere yavru köpek maması, yaşlı köpek maması, light köpek maması, tahılsız köpek maması, konserve köpek yaş mama ürünlerini bulabileceğiniz gibi köpek sağlık ürünleri, köpek ödülleri, köpek bakım ürünleri, köpek aksesuarları, köpek mama su kapları, köpek oyuncakları, köpek eğitim ürünleri, köpek tasmaları gibi işlerinizi kolaylaştıracak çok sayıda ürünü bulabilirsiniz. Kedi besleyen arkadaşlar başta kedi maması ana kategorimiz olmak üzere konserve kedi yaş maması, yavru kedi konserve maması, yavru kedi maması, kısırlaştırılmış kedi maması, yaşlı kedi maması, yetişkin kedi maması, light diyet kedi maması kategorilerimizi ziyaret ederek kedinizin temel beslenme ihtiyaçlarını karşılayabilirisiniz. Diğer yandan ihtiyaç duyabileceğiniz diğer ürünleri kedi ödülleri, kedi tuvaletleri, kedi oyuncakları, kedi vitaminleri, kedi kumu, kedi aksesuarları, kedi bakım ürünleri, kedi mama su kapları ana kategorilerimizden bulabilirsiniz. Ayrıntılı armaa için alt kategorilerimize de göz atmanızda fayda var. Türkiye 'nin en büyük online pet shop mağazası tcremix.org sitemize hepiniz davetlisiniz.
Esenyurt Escort
Hayrettin Günay
Köşe Yazarı
Hayrettin Günay
 

İZMİR - ÇANAKKALE- BURSA (2)

  Bahçelerde kereviz Biz kereviz yemeyiz Bize Sinoplu derler Biz güzeli severiz     Tin tin tini mini hanım Tin tin tini mini hanım Seni seviyor canım Seni seviyor canım     Bahçerde ıtrışah Boyu uzun kendi şah İki gönül bir olsa Ayıramaz padişah     Tin tin tini mini hanım Tin tin tini mini hanım Seni seviyor canım Seni seviyor canım     1995'te düzenlenen üçüncü gezimiz büyük gezi. İzmir - Çanakkale - Bursa gezisi. 1990'lı yılların başında başlattığımız büyük gezilerimiz on yılı aşkın sürdü. Bu gezilerin birçoğu 19 Mayıs'ta başladı. 1995'tekiyse Mayıs'ın başlarında... Büyük geziler çoğunca bir iki ay önceden kararlaştırılır. Okul Müdürü Şaban Aydın Aslan, Tarih Öğretmeni Mustafa Telli, İngilizce Öğretmeni Sedat Bişkin geziyi en ince ay­rıntısına dek tasarlar, gerekli yerlerle yazaşır, gece kalınacak yerleri saptarlar. Otobüs­ler, durak yerleri; çorba, kahvaltı, piknik... yerleri belirlenir. Gezilecek, görülecek... yerler öğrencilerimize duyurulur... 'Planlı, programlı bir tarih, coğrafya, edebiyat, kültür..."ge­zisidir bizimki... 15.30'da yola çıkacaktık. Otobüs uzak yoldan gelmiş. Trabzon'a geçmiş... Bekliyoruz... Öğrenciler, öğretmenler, bizleri uğurlayacak öğrenci ana babaları... 16.Yok. 16,30.Yok... 17.Gene yok... Öğrenciler tedirgin, sürekli bir şeyler soruyorlar. Bir an önce otobüse binmeyi, yola çıkmayı istiyorlar. 17.30...Yok. Yok. Bir şeyler olmasın... Ohh, be...18'de geldi otobüsümüz. Yıkanmış, gıcır gıcır, dış görünüşü albenili... Yola çıkıyoruz Görele'den. Öğrenciler coşkulu, kendilerine geldiler koltuklara geçince. Yerinde duramıyorlar. Tek tük mırıldanarak şarkı türkü söyleyenler var. Bize tüm otobüsü etkileyecek müzik gerekli. Teybin açılması isteniyor sürücüden. Sürücü bir hoş bir hoş... Teybi bir turist gezisindekilerin çaldığını, dahası ceketi de çaldırdığını aktarması kı­rıp geçiriyor arabadakileri... Sorun yokmuş... Yeni teyp almış ama yerine taktırmaya za­man ayıramamış, geç kalmayayım, diye... Tirebolu'ya giriyoruz, teyp takılacak. Usta uğraşa uğraşa terliyor boncuk boncuk. Çalış, kör olası... İleride, daha geniş zamanda nasıl olsa bir usta buluruz... Çözümü var her şe­yin, sağlık olsun... Öğrenciler var olsun. Türkü şarkı, pop... karman çorman oluyor... Perşembe'deyiz 21.30'da. Tüm yolcu otobüslerinin yemek yediği büyük aşevinde duruyoruz. İyiden iyiye acıkıldı. Öyle oturup yemek söylemek yok. Okul Müdürümüz Şaban Aydın As­lan'ın bin dereden su getirerek "pazarlık yapması" gerekiyor aşevi işleticisiyle. Anlaşılıyor, Öğrenci işi bol ekmekli bir yemek yeniyor... Gereksinimler.  Ayakyolu... Teyp geldi usunuza, teybin bunlarla ilgisi yok. O uslu uslu duruyor, çıtı çıkmadan... Öğrenciler sağ olsun, Öğretmenler... Karınlar doydu ya sesler de yükseldi... Böyle giderse bu gece uyku muyku yok... Samsundayız. Ünlü Atatürk Anıtı önünde duruyoruz... Ata'mızı selamlıyoruz... Çorum- Sinop yol ayrımından güneye, Çorum yoluna vuruyoruz. Önümüzde iki ilçesi var Samsun'umuzun, Kavak, Havza. İkisi de Kurtuluş Savaşımızla ilgili önemli yerleşimler. Samsun'dan Havza'ya gelmişti Mustafa Kemal Paşa. Burada bir hafta on gün kadar kalmıştı... Topal Osman Ağa'yla görüşmüştü... Bunları anlatmak Öğretmen arkadaşımız Mustafa Telli'nin görevi... Geçtiğimiz yerlerin tarihine, edebiyatına değgin bir iki tümceyle bilgiler aktarılıyor öğrencilere ilgili öğretmenlerce... Çakallı'ya doğru çoğumuzun karnı ağrımaya başlıyor... Dışarı çıkma gereksinimi yo­ğunlaşıyor... Dur. Dur. Durulacak uygun bir dere, obuz, akarsu yanı... Çoğu fırlıyor araçtan. Ben de iniyorum.. Obuza doğru gece karanlığında bir patırtı kopuyor... Oh be, dünya varmış. "Pazarlıkla yenen yemeğin" sonucu mu yoksa?.. Yeğniyoruz. Kuş gibi oluyoruz...
Ekleme Tarihi: 19 Kasım 2022 - Cumartesi

İZMİR - ÇANAKKALE- BURSA (2)

 

Bahçelerde kereviz

Biz kereviz yemeyiz

Bize Sinoplu derler

Biz güzeli severiz

 

 

Tin tin tini mini hanım

Tin tin tini mini hanım

Seni seviyor canım

Seni seviyor canım

 

 

Bahçerde ıtrışah

Boyu uzun kendi şah

İki gönül bir olsa

Ayıramaz padişah

 

 

Tin tin tini mini hanım

Tin tin tini mini hanım

Seni seviyor canım

Seni seviyor canım

 

 

1995'te düzenlenen üçüncü gezimiz büyük gezi. İzmir - Çanakkale - Bursa gezisi. 1990'lı yılların başında başlattığımız büyük gezilerimiz on yılı aşkın sürdü. Bu gezilerin birçoğu 19 Mayıs'ta başladı. 1995'tekiyse Mayıs'ın başlarında...

Büyük geziler çoğunca bir iki ay önceden kararlaştırılır. Okul Müdürü Şaban Aydın Aslan, Tarih Öğretmeni Mustafa Telli, İngilizce Öğretmeni Sedat Bişkin geziyi en ince ay­rıntısına dek tasarlar, gerekli yerlerle yazaşır, gece kalınacak yerleri saptarlar. Otobüs­ler, durak yerleri; çorba, kahvaltı, piknik... yerleri belirlenir. Gezilecek, görülecek... yerler öğrencilerimize duyurulur... 'Planlı, programlı bir tarih, coğrafya, edebiyat, kültür..."ge­zisidir bizimki...

15.30'da yola çıkacaktık. Otobüs uzak yoldan gelmiş. Trabzon'a geçmiş... Bekliyoruz... Öğrenciler, öğretmenler, bizleri uğurlayacak öğrenci ana babaları... 16.Yok. 16,30.Yok... 17.Gene yok... Öğrenciler tedirgin, sürekli bir şeyler soruyorlar. Bir an önce otobüse binmeyi, yola çıkmayı istiyorlar.

17.30...Yok. Yok. Bir şeyler olmasın... Ohh, be...18'de geldi otobüsümüz. Yıkanmış, gıcır gıcır, dış görünüşü albenili...

Yola çıkıyoruz Görele'den. Öğrenciler coşkulu, kendilerine geldiler koltuklara geçince. Yerinde duramıyorlar. Tek tük mırıldanarak şarkı türkü söyleyenler var. Bize tüm otobüsü etkileyecek müzik gerekli. Teybin açılması isteniyor sürücüden. Sürücü bir hoş bir hoş... Teybi bir turist gezisindekilerin çaldığını, dahası ceketi de çaldırdığını aktarması kı­rıp geçiriyor arabadakileri... Sorun yokmuş... Yeni teyp almış ama yerine taktırmaya za­man ayıramamış, geç kalmayayım, diye...

Tirebolu'ya giriyoruz, teyp takılacak. Usta uğraşa uğraşa terliyor boncuk boncuk. Çalış, kör olası... İleride, daha geniş zamanda nasıl olsa bir usta buluruz... Çözümü var her şe­yin, sağlık olsun... Öğrenciler var olsun. Türkü şarkı, pop... karman çorman oluyor...

Perşembe'deyiz 21.30'da. Tüm yolcu otobüslerinin yemek yediği büyük aşevinde duruyoruz. İyiden iyiye acıkıldı. Öyle oturup yemek söylemek yok. Okul Müdürümüz Şaban Aydın As­lan'ın bin dereden su getirerek "pazarlık yapması" gerekiyor aşevi işleticisiyle. Anlaşılıyor, Öğrenci işi bol ekmekli bir yemek yeniyor... Gereksinimler.  Ayakyolu... Teyp geldi usunuza, teybin bunlarla ilgisi yok. O uslu uslu duruyor, çıtı çıkmadan... Öğrenciler sağ olsun, Öğretmenler... Karınlar doydu ya sesler de yükseldi... Böyle giderse bu gece uyku muyku yok... Samsundayız. Ünlü Atatürk Anıtı önünde duruyoruz... Ata'mızı selamlıyoruz... Çorum- Sinop yol ayrımından güneye, Çorum yoluna vuruyoruz. Önümüzde iki ilçesi var Samsun'umuzun, Kavak, Havza. İkisi de Kurtuluş Savaşımızla ilgili önemli yerleşimler. Samsun'dan Havza'ya gelmişti Mustafa Kemal Paşa. Burada bir hafta on gün kadar kalmıştı... Topal Osman Ağa'yla görüşmüştü... Bunları anlatmak Öğretmen arkadaşımız Mustafa Telli'nin görevi... Geçtiğimiz yerlerin tarihine, edebiyatına değgin bir iki tümceyle bilgiler aktarılıyor öğrencilere ilgili öğretmenlerce...

Çakallı'ya doğru çoğumuzun karnı ağrımaya başlıyor... Dışarı çıkma gereksinimi yo­ğunlaşıyor... Dur. Dur. Durulacak uygun bir dere, obuz, akarsu yanı... Çoğu fırlıyor araçtan.

Ben de iniyorum.. Obuza doğru gece karanlığında bir patırtı kopuyor... Oh be, dünya varmış. "Pazarlıkla yenen yemeğin" sonucu mu yoksa?.. Yeğniyoruz. Kuş gibi oluyoruz...

Yazıya ifade bırak !
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

siyahbet giriş