1.
Öykü türünü yıllar yılı uzun öykü, kısa öykü olarak öğrendik, okuduk, okuttuk. Son yıllarda bir dal eklendi bu türe: Küçürek öykü. Batı'da minimal öykü denmekte. Bizde birden çok sözcükle yer aldı bu öykü dalı yazınsal yapıtlarda: Küçücük öykü, küçürek öykü, kısacık öykü... "Küçürek" sözcüğü terimleşecek sanırım.
Küçürek öykünün başarılı ilk örneklerini 1936 doğumlu Ferit Edgü'den okuduk. Bu dalla ilgili toplu bilgi veren yapıtlarda da en başta onun adı geçiyor.
Genç yazarlarımızdan kimileri bu dal öykülere yöneliyor 1990'lı yıllardan beri. İki binli yılların başında Yaşan Nabi Nayır öykü ödülünü çok genç bir kadın yazarımız almıştı küçürek öyküleriyle.
Kimi fıkraların, kimi atasözlerindeki "öykülerin" küçürek öykünün halk anlatılarındaki karşılığı olduğunu düşünüyorum. Bizim köyden bir örnek: "Toplumun kapalı olduğu, evliliklerin büyükler eliyle yapıldığı yıllar. Kaç göç yılları. Gelinle güveyin duvak açımında ilk kez göz göze geldiği yıllar. Bir kızı gelin ediyorlar, bohça mohça, güveyin evine götürüyorlar. Bilmiyor kız kime gittiğini. Evde toplanıldı. Gelenler bir bir ayrılıyor. Tümü gitti gelenlerin. Yalnız bir dede kaldı evde. Kız, gelin de kocasını bekliyor. Dedeye: Herkes gitti, gitmiyun mu sen? Dede: Dede dede dellice. Dede burda yellice..."
2.
20 Mayıs 202I.Cumhuriyet Kitap'ın kapağında AHMET ÖZER. Şiirle yarım yüzyıl. Gamze Akdemir'in söyleşisi. Ahmet Özer'in 9 şiir yapıtını içeren toplu şiirleri MORDOGAM üstüne. Özer şiir anlayışıyla ilgili şu tümceyi kuruyor: "Açık, saydam ve kuşatıcı bir şiirden yana olduk.” "Sanatçı üstüne söylediklerinden: "Sanatçının sağlam bir kültürel temeli olmalı."
3.
Zonguldaklı öğretmen, ozan Hamit Kalyoncu 79 yaşında sonsuzluğa uğurlandı Devrek'te. 1965'ten beri yazıyordu. Şiirleri Sesim Kömür Karası, Sevgi Yangını, Işığında bürümek; seçkisi Kömür Kokan Şiirler, araştırma - denemeleri Kömürde Açan Çiçek adlarıyla kitaplaşmıştı. 1990'lı yıllarda Atatürkçü Düşünce Derneği Zonguldak şube başkanlığı da yapan Hamit Kalyoncu'yu ozan arkadaşım Mehmet Yılmaz tanıtmıştı, tanıştırmıştı. İkisi de gitti...
4.
Müzikle yazının bütünleştiği ne yüce sanat türkülerimiz. Mustafa Savaş'tan Mehmet Özbek'in derlediği, notaladığı Şanlıurfa türküsü:
KARA KÖPRÜ NARLIKTIR:
Kara köprü narlıktır le
Havar dile dile le dile le le le
Güzellik bir varlıktır le
Öldüm dile dile le dile le le le
Şal aba geyinenler le
Havar dile dile le dile le le le
Sevdiğine layıktır le
Öldüm dile dile le dile le le le
Kala altı mağara le
Havar dile..
İpek sardım darağa
Öldüm dile...
Ben dedim yakın olsun le
Havar dile...
Felek sardı ırağa le
Öldüm dile dile...
Salih Turhan'ın Müziğin İzinde Üç kardeş şehir yapıtından...