Son yıllarda Ertan Çakır ile Mustafa Günay'ın yeniden yapılandırdığı Görele Atatürkçü Düşünce Derneği, etkinlikleriyle ilçemizde yaşayanları bilgilendirme­yi, düşündürmeyi sürdürüyor. Dernek başkanı Mustafa Günay, Kasım ayında Atatürk Haftası nedeniyle önemli bir etkinlik düzenleyerek Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü, Atatürkçülüğü çeşitli boyutlarıyla panel konusu yapmıştı. Bu etkinlikte konuşmacı olarak Sinan Emanet, Hüseyin Çakıcı, Seyfullah Çiçek, Hayrettin Günay, Özcan Temel görev almıştı. 17 NİSAN'daki etkinliğin konusu KÖY ENSTİTÜLERİ, HASAN ALİ YÜCEL'di. Etkinlik açılışını dernek başkanı Mustafa Günay yaptı. Konuşma sonrası etkin­liği yöneten Ahmet İmat sözü Hüseyin Çakıcı'ya bıraktı. Hüseyin Çakıcı yıllarını eğitime, araştırmaya, tarihe vermiş bir aydın olarak Köy Enstitülerini, Köy Ensti­tülerindeki eğitim anlayışını, aydınlanmanın iş eğitimiyle, Üretimle, bilgiyle, bi­limsellikle, sanatla bütünleşerek nasıl gerçekleştiğini anlattı. Çoğu eğitimci olan dinleyicilerin anılarını çağrıştırdı, belleklerini yeniledi. Sinan Emanet "Öğretmenlerin öğretmeni" kimliğiyle Görele Daylı köyünden olan İmamoğullarından Hasan Ali Yücel'in önemini, değerini, eğitimimize, kültürümüze, Cum­huriyet, Atatürk eğitim anlayışına katkılarını anlattı. Sinan öğretmenimizin yetkin anlatımında vurguladığı gibi Gazi Mustafa Kemal Atatürk sonrasında Cumhuriyet eğitiminde Atatürkçülük 1946'ya dek sarsılmadan, ödün verilmeden sürmüştü. Bu başa­rının yönetmeni Milli Eğitimi Bakanımız Hasan Ali Yücel'di. Özcan Temel Hasan Ali Yücel'in yapıtlarından yola çıkarak onun yazar, ozan ki­şiliğini anlattı. Yücel şiirinden örneklerle konuşmasını somutlaştırdı. Hasan Ali Yücel çok yönlü bir aydın, sanatçıydı. Felsefeciydi, denemeciydi, yazın tarihçisiydi, ozandı, çevirmendi... Bunların dışında Hasan Ali Yücel müziğin içinde yer alan sanatçıydı. Onun bestelenmiş şiirleri vardı, bestelediği şarkılar vardı. Bu yönünü araştırma yapıtlarıyla adını duyuran Seyfullah Çiçek anlattı. Konuşma­cıları yönlendiren, etkinliği yöneten Ahmet İmet, Çiçek'in konuşması bitince Hasan Ali Yücel'in bir şarkısını dinletti dinleyicilere... Etkinliğin son konuşmasını Hayrettin Günay yaptı. Günay'ın konuşması Hasan Ali Yücel'in 1946'dan sonraki yaşamıydı. Yazar, sanatçı, eğitimci, bakan, uygulayıcı; ATATÜRK'ün ölümünden sonra eğitimde ATATÜRKÇÜLÜĞÜ ödünsüz uygulayan; ATATÜRK'ü eksiksiz, tam, doğru... anlayan belki de o yılların "tek kişisi" olan Hasan Ali Yücel'in başına neler gelmişti 1946 son­rasında?.. 1946'da başlamıştı Cumhuriyet Türkiye'sinin büyük savruluşu. Türkiye'yi onca baskılara karşın İkinci Dünya Savaşı'na sokmayan, bu başarıyı gösteren Cumhurbaş­kanı İsmet İnönü, Savaş sonrasında Avrupanın, Dünyanın yeniden yapılanmasında ABD anlayışının yanında yer almıştı. Süreç Atatürk'ün tam bağımsız Türkiye Cumhuriyeti yerine ABD, İkili Anlaşmalar, NATO, Soğuk Savaş... süreciydi. ABD'nin yanında Kore'ye asker gönderme süreciydi. Toprak reformunu önleme, toprak ağalarıyla yönetim, ABD' ye bağlılık süreciydi. 1946'da belki de gelişecek olumsuzlukların usa getirilmedi­ği süreç DP - Menderes - Celal Bayar yönetimiyle demokrasi adı altında demokrasisiz uygulanıyordu... 1946'da İnönü döneminde Meclis'teki tartışmalarla, ABD'nin isteğiyle Köy Ens­titüleri işlevsizleştirilmeye başlandı. İlk adım Hasan Ali Yücel'in bakanlıktan alınışıydı. Arka Arkaya Köy Enstitüleriyle, öğretmenlerle ilgili soruşturmalar, baskılar geldi. Köy Enstitülü Öğretmenler görevden alınmaya, sürülmeye başlandı. Köy Enstitüleri DP - Menderes - Celal Bayar Döneminde de tümden kapatıldı. Bu dönemde Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK'e saldıramayanlar, Hasan Ali Yücel'e saldır­dılar. Yücel - Öner davasında "mahkemeye" çıktı büyük eğitimci, Atatürkçü. Nice çirkin suçlamalarla karşı karşıya kaldı. Günümüzde bile DP - Menderes - Bayar zihniyeti Yü­cel'i o dönemdeki algıların etkisiyle "sakıncalı" görürler... Günay'ın Hasan Ali Yücel'in 1946 sonrası yaşamıyla ilgili konuşmasıyla et­kinlik tamamlandı... Etkinliğin tek eksiği katılımın azlığıydı...