1.
Ahmet Kaçar'ın söyleyerek not defterime yazdıklarımdan:
Çok gün çok gece ve asırlar sonrayım
Kendi kendime ben de bir karanlık dünyayım
2.
Görele'den bizim köyden iki atasözü:
Olursa olur suyu
Olmazsa hamur suyu
Elden gelen elli güne kalır
3.
Türkülere "toplumsal yaşamın yansıması gözüyle bakabiliriz. Ahmet Hamdi Tanpınar'ın, BEŞ ŞEHİR'de türküleri Anadolu'nun romanı olarak nitelendirmesi boşuna değil. Nice türküler vardır, tarihle, toplumsal yaşamla kaynak işlevindedir. Çözmesini, yorumlamasını bilene duygu aktaran sözcükler yanında somut gerçekleri aktaran sözcüklerle türkülerimizden tarih bilimine değgin sonuçlar çıkarabiliriz. Kimiler de yalnız bir sözcük bile yeter bir araştırma yazısı, bir makale yazmak için. Cumhuriyet öncesini anlatan önemli bir GİRESUN TÜRKÜMÜZ:
Çatlakaltı'ndan çıktık çıktık voltaya
Acemi balıklar aman da gelmez oltaya
Urum dilberini aldık da aldık ortaya
Ateşlere yansın ah o zalim Giresun
İnip de Çatlakaltı'nda dayıları göresin
Elindedir elinde
Kaması var belinde
Ben bir kıza vuruldum
Giresun'un içinde
(Hastahane önünde)
Çatlakaltı'nda sıralandı kayıklar
Deniz dalgalandı suda oynar balıklar
Reci'nin katibi de bizi de bizi ayıplar
Ateşlere yansın ah o zalim Giresun
İnip de Çatlakaltı'nda dayıları göresin
Elindedir elinde
Kaması var belinde
Ben bir kıza vuruldum
Giresun'un içinde
(Hastahane önünde)
Türküdeki RECİ sözcüğünden yola çıkarak "Osmanlının borçlanması", sömürülmesi, "ekonomik, mali" bağımsızlığını yitirmesi; adım adım dağılışa, çözülüşe... gidilmesi "tez konusu" olabilir.
"Çatlakaltı", "volta", "Urum dilberi", "dayılar", "kama", "kayıklar", "Reci katibi" sözcüklerinden yola çıkılarak 1883'ten sonraki Giresun'daki Osmanlı yaşamı da araştırılmalı TEZ konusu olarak.
4.
Görele'de kullanılan iki deyim; Çürükeynesil'de de Aralıkoz'da da kullanılmış:
Erem perem olmak
Yarı yangaldak