Ayasofya önünde iniyorum araçtan. Yürüye yürüye yukarıya çıkacağım. Kimilerde de yukarı çıkmam. Doğrudan Numune'nin önünden ya da arkasından caddeye çıkarım. Bugün yukarı çıkıyorum. Sigorta Hastanesinden sola döneceğim. Cadde boyu yürüyeceğim... Avni Aker. Kaç kez maç izledim burda. Beşiktaş maçını çoğunca. Yeller esiyor şimdi Avni Aker'in yerinde. Yıkıldı Avni Aker...
Trabzon Lisesi önünden geçiyorum. Numune geride kaldı. Kitapçılara giriyorum. Uygun kitap bulursam alacağım. Adliye, Valilik yanından geçiyorum. 1970'lerde bu alan Trabzon Fuarı'ydı. Mezarlığı jandarmayı geçtim. Fırın. Berber. Perdeci, aşevi. Köfteci. Tekel'deyim. Tekel. Bu cadde ile aşağı cadde arasını kaplayan büyük mü büyük taş yapı. Tütün işleniyordu burada. Özellikle Akçaabat'a, Trabzon tarlalarında yetişen tütünler. Yüzlerce işçi çalışırdı kadınlı erkekli, ak önlüklü. Buralara canlılık, Trabzon'a katkı sağlardı. Üretim katkısı, emek katkısı. Özal Dönemi'nde başlayan, 2002 sonrasında çok acımasız gelişen devlet yatırımlarını satma, yıkma, kapatma anlayışı burayı da bitirdi. Şimdi burada kocaman mı kocaman AVM. İçine yüzlerce kişiyi tüketim çılgınlığıyla çeken beton yığını, emeksiz, işçi önlüksüz AVM...
Yürüyorum kale kalıntıları. Tarihsel köprü. Yukarıya giden yol... Köprünün altında küçücük konutlarda, barakalarda yoksullar yaşadı yıllar yılı. Onlar yıkıldı. Buralar düzenlenerek yeşil alana dönüştü. Yürüyorum. Anıt yapılar. Tarihsel cami. Daralan, yukarıya da kolu olan cadde. Eskiden bu cadde üzerinde Milli Eğitim Bakanlığı Kitap satış yeri vardı. Klasik eksiklerimi buradan tamamlamıştım. Eski Valilik yapısı. Taş yapı. Merdivenle çıkılıyor. Kültür Bakanlığı Satış yeri vardı içinde. Şimdi, resim sergileri burada açılıyor. Torunum Rabiasu Günay'ı da getirmiştim sergiye. Ressam'la tanıştırmıştım.
Bir tarihsel köprü daha. Geçiyorum çevreye baka baka. Yukarı çıkan yol Boztepe'ye gidiyor. Yokuşu tırmanınca üç katlı Nemlizade Konağı var. Biz burada bitirdik Fatih Eğitim Enstitüsünü. Ahmet Hamdi Kara, Ahmet Görgülü, Nedim Kaplan, Necati Tacal, Kadir Paltun, Nevzat Dikmetaş, Uşaklı Şerif Arıtürk, Kürşat Yaltı, Mustafa Korkmaz, Dursun Tufan, Gülsen Özcan, Kazım Çakır, Hüseyin Bayçelebi,Hatice Yılmaz, Yılmaz Özgülşen, Mehmet Emin Acar, Yaşar Demirkazık... burayı bitirdik. Trabzonspor kalecisi Şenol Güneş, Turgay Semerci. İkisi de pazartesilerde gelirlerdi. O gün boştular...
Rasim Şimşek, Bener Çordan, Baki Akgül, Ahmet Kukul, Erdoğan Çakır, Metin Tekeşin, Behçet Dede, Burhanettin Tüzün... öğretmenierimizdi...
Yukarı çıkan yol caminin sağında. Solunda ikiye ayrılıyor yol. Aşağı inen dar yol Moloz'a, Hal'e.. Caminin kıyısından ilerliyorum. Buradaki kaldırımda kırk beş yıl önce sergisinde kitap satardı bir kitapçı. Sebahattin Selek'in Anadolu İhtilali'ni, Mustafa Nihat Özön'ün Edebiyat ve Tenkid sözlüğünü bu kaldırımdan aldığımı anımsıyorum. Ta karşımda da bir kitapçı. O yıllardan kalma. Kaldırım kitapçısı da karşıdaki kitapçının o günkü "sahibi" de çoktan göçmüştür... Bu kitapçıda daha çok "milliyetçi-mukaddesatçı" yapıtlar satıldığını da anımsadım...
Yukarıya döndü yol. İki yana da karşılıklı kılcal damar gibi küçük sokak arası yolu Yürüyorum. Sonhaber matbası, gazetesi. Kıyının son sayılarını burada bastı Fethi Bey...
Büyük bir kitapçı: Uzunlar. Dolmakalem de satıyor. Pelikan bulabilirsiniz burada. İlerisi solda Emniyet Müdürlüğü, sağda Trabzon Oğretmenevi. İlerde solda aşevi, spor giyimci, kitapçı. Matbaa. Burada bir süre bizim Görele Lisesi dergisi de basıldı. Erhan arkadaş ilgilenirdi. İlerde yolun sağı Meydan'a, solu Maraş Caddesi'ne gidiyor. Sol köşede kırtasiye. Daktilo şeridini buradan alıyorum. Pelikan da buradan aldım yıllar önce...
Meydana ilerliyorum. Dinsel kitap satan kitapçı. İlerde üst sokakta her çeşit kitap bulunduran ara sıra uğradığım Beşikçi. Daha ileride Derya Kitabevi. Bol yayın bulundurur. TDK yapıtları da var. Yerel, ulusal dergi bulundurur. İki katlı. İkinci kat daha çok üniversitelilere, öğretmenlere, düzeyli okurlara yönelik. Pelikan burada da var. Geçen yıl buradan da almıştım bir daktilo şeridi.
Erdoğan Ağabey'in kitap satış yeri var yandaki işhanının allt katında. Buraya girerim yıllardır. Erdoğan Ağabey sahaf şimdi. Ne ararsan bulup buluşturup getiriyor. Eski Varlık Yayınlarını kolluyorum buraya geldikçe...
Buradan ötesi artık çok kalabalık. Üç ana caddeden biri burası. Uzunsokak. Trabzonlu, Trabzon'a gelen kesinlikle yürüyecek bu sokağı.. Az ileride kapalı çarşı var. İkinci katında bir sahaf daha. Saray Kitapçısı. Hasan Acıner. Buradan da birçok eski baskı roman aldım. Hayat Yayını 1968 baskılı Tılsımlı Deri'yi de buradan almıştım. Bir iki yıldır kapalı burası... Belki de öldü İşletmeci.
Bu kapalı çarşıda sinema vardı. Saray sineması. Bir de aşağıda Meydan'ın altındaki caddenin altındaki sokakta Sümer Sineması... Şimdi kültür merkezi.