Çavuşlu'da çevreye karşı işlenen suçların takipçisi olacağız!...

Çavuşlu Belediye Başkanı Selim Hamzaoğlu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi.

“Dünyada ilk defa “çevre ve İnsan” başlığıyla toplanan Birleşmiş Milletler’in 1972 yılı  Stockholm bildirgesinde  temiz bir çevrenin herkesin hakkı olduğu hukuksal metinlerde yer almaya başlamıştır. Bu nedenle 5 Haziran günü, Dünya Çevre Günü ilan edilmiştir.

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 2. maddesi yaşam hakkını mutlak ve vazgeçilemez temel insan haklarının başında saymaktadır. Çünkü yaşam hakkı, diğer temel hak ve özgürlüklere sahip olmanın ön koşulu olup, diğer hakların söz konusu olabilmesi, çevre sağlığının korunması ile mümkündür.  Bu anlamda çevre hakkı ile yaşam hakkı anlamlı bir bütünlük oluşturur.

Çavuşlu'da faaliyet gösteren katı atık bertaraf tesisi deniz kirliliği, hava kirliliği ve içilebilir temiz su kaynaklarının kirletilmesi gibi somut bir tehlikeyle bizi karşı karşıya bırakmaktadır.

Son dönemde katı atık bertaraf tesisinden kaynaklanan kirlilik Çavuşlu'nun doğal geleceğini tahrip etmektedir. Belediyemizin ve halkımızın  müdahil olduğu davalarla katı atık bertaraf tesisi hakkında verilen ÇED olumlu kararlarının hukuki denetimlerin sağlanmasının talep ettik. Kazanmış olduğumuz davalar sonucu çevrenin korunması ve geliştirilmesi gerekliliği dikkate alınmadan sadece 1 hafta içerisinde 5'inci defa alınan ÇED olumlu kararını da dava önüne taşımış bulunmaktayız.

Tesisin inşâ edildiği dönemden itibaren başlayan hukuksuzlukları tek tek ortaya çıkarmaya kararlıyız. Tesiste inşa edilmek istenen kaçak yapılara karşı mühürleme ve idari para cezası işlemi uyguladık. Bir sonraki adım olarak katı atık bertaraf tesisi hakkında verilen işyeri açma ve çalışma ruhsatı ile çevre lisansının da iptali için hukuk yoluna başvuracağız.

Katı atık bertaraf tesisinin arıtma sisteminin yetersiz olması, arıtma havuzlarında oluşan sızıntı sebebiyle zehirli çöp suları önce beldemizin içme suyu kıyılarına, sonrasında da doğrudan Karadeniz'e karışmaktadır.

Bu nedenle kamu idarelerinin, soluduğumuz havanın, içtiğimiz suyun, ayağımızı bastığımız toprağın değerini bilerek, çevreye ve ekosisteme zarar verecek adımlardan kaçınmasını bekliyoruz.

Anayasa’nın 56. Maddesinde koruma altına alınan sağlıklı bir çevrede yaşama hakkını korumanın herkesin ödevi olduğunu bir kez daha hatırlatıyor, Dünya Çevre Günü’nde çevreye karşı işlenen suçların takipçisi olacağımızı kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz” dedi goreleden haber-medya